Bir gıda grubunda genel müdür olarak görev yapar iken patent olayının önemi görmüş ve bu anlamda Niğde içinde birkaç yazı yazmıştım. Niğde özgü ürünlerin patentinin alınmasını önermiş ve eğer bu yola başvurulmaz ise patentini ürünlerin ürettiklerimizin yitireceğimizi vurgulamıştım.

 Patent imal edilen, üretilen, satış hakkı elinde bulunulan bir ürünün kayıt altına alınması olayı idi. Bir yerde ürünün nufus cüzdanı sayılırdı. Sınaî mülkiyet hakkı demekti. Bir ürün için patent hakkı alan o ürünün sahibi oluyordu. İzni olmadan kullanımı üretimi satışı yapılmazdı. Ülke içinde olduğu gibi yurt dışında da patent alınabiliyordu.

Bir dönem bazı uyanıklar marka ve ürünlerin yurt dışı haklarını alıp marka firmalara ücretle de sattılar. Ülkemizde bu bilinç yakın dönemde oluştu. Oysa ABD 1790’da Fransa 1791’de bu işe başlamışlar.

Patent için belli şartlar aranır. Onu ilk bulan, yapan, üreten esastır. Patent hakkı satılabilir, ama çalınamaz izinsizde kullanılamaz. Patenli bir ürünü yetkisiz faydalananlar cezalandırılır ve tazminat ödemek zorunda kalır.

 Patent olayı özellikle yerel ürünlerde hızlı yol aldı ve Adana Kebabı dahi tescilli oldu. O süreçte  Çamardı Halka Tatlısı başta olmak üzere yerel ürünlerin bir an önce patenti alsın diye yazdım. On yılı geçti.

Seçim dönemi Üskül Köyüne gittim. Muhtar Beni tanıdı ve Dedi ki Ankara Niğde Vakfında siz bizim rahmetli dernek başkanına Halka tatlı, dondurma gibi ürünler Üskül’de yapıldığı  için patent alın dediğinde bende orda idim”dedi. Unutmamıştı. O Dönem Niğde için farklı ürünlerinde adını yazdım.

Patent haberini okuyunca birkaç kez köşe yazısı olarak yıllar önce yazdıklarım usuma geldi.

 BOR HABER çarpıcı bir başlık atmış

 Bor Söğürmesi Patentini Ereğli Ticaret Odası

Niğde Armudu Patentini Amasya Belediyesi

Bor Köfterin Patentini Aksaray

 Alırsa olur mu diye yazmış. Çarpıcı bir yaklaşım Olmaz olmaz olursa Niğde için yazık olur

Çamardı Ecemiş Suyu için Nevşehir ve Aksaray uğraştığını öğrendiğim gibi Niğde için söylediğimiz onca öneri dikkate alınsa sorun aşılır

Niğde’de için sahipsiz dediğimizde ondandır.

Son yıllarda biraz aklımız başımıza gelmiş ama atı alan üsküdarı geçerken

Eğer  Ereğli Ticaret Odası  Söğürme patentini alırsa belli bir ücret ödemeyen yerde Söğürme yapılmasına izin vermez. Aksarayda  Köfter için izin ister

Patenet böyle bir şey

 Niğde, 2011 yılı başvurularına göre 81 il arasında; Marka başvurularında 56 sırada Patent
başvurularında 24., Faydalı Model başvurularında  30. ve Endüstriyel Tasarım
Başvurularında 26. sıradadır.

Niğde’den geçtiğimiz yıl bir patent alındı.

Geçen yıl ülkemizce  64 bin 776 marka tescil edildi.

 Niğde’nin coğrafî işaretli marka tescili henüz bulunmuyor.

 Verilen 1025 patentin 490'ını İstanbul alırken bu şehri, 112 patent ile Bursa, 96 patent ile Ankara izledi. 
Niğde bu bağlamda elde kalanları irdelip en azından marka tescili ve patent konusunda yerel ürünler için girişimde bulunulmalıdır.

Kişi isimleri, ürün isimleri üretilenler elde yapılanlar kısacası Niğde için örnek sayılacak her alanda girişim sağlanabilir.
Yarına marka tescili ve patent ile ilgili olacak düzenlemeler sonunda Niğde’de üretilen ürünler içinde isim hakkı ödeme durumuna gelir isek neler yitirdiğimiz daha iyi görülür. O güne varmadan bu konu kalanları ile ela alınıp sahiplenilmelidir.