Neslihan...

Esra, Gülden
Özge, Gözde
Ergül, Asuman
Büşra, Güldeniz
Gizem, Polen
Eda, Neriman
ve Türk...
Bahar’ı
*
Silvio’nun İtalyası’nı
Zapatero’nun İspanyası’nı
Putin’in Rusyası’nı
Yendiler.
*
Bu memleketin tırsak erkeklerinin gözü önünde, göz göre göre Arap’a dönüştürülmeye çalışılan Türk bayrağını... Mustafa Kemal’in vizyonuna, Avrupa’nın göbeğine diktiler.
*
Tıpkı, kulüpler bazında Avrupa şampiyonu, dünya şampiyonu oldukları gibi.
*
Voleybolcu kızımız şort giyiyor diye, mağara adamı tarafından belediye otobüsünde dövülürken... Voleybolcu kızlarımız “Türk yıldızları”nın dünya şampiyonu olması gibi.
*
(Sene 2003... Türkiye’nin nereye sürükleneceğinin ufak ufak belli olduğu günlerdi. Her konuda olduğu gibi sporda da savaş açılmış, “neden her stada, spor salonuna Atatürk’ün adı veriliyor” tartışmaları başlamıştı. Kızlarımız, o sırada Japonya’daki dünya kupasındaydı.)
*
(İtalya maçına çıktılar. Birinci set bitti, ikinci set bitti, üçüncü set... Saatler 16.05’i gösterirken, milli takım mola aldı. Kızlarımız kenara geldi. Kimi elini kalbine koydu, kimi başını önüne eğdi usulca... Öylece durdular. Çıt çıkmıyordu. Mola bitti. Maça devam ettiler.)
*
(Rakip takım mola boyunca harıl harıl taktik konuşurken, bizimkilerin heykel gibi durmasına, hiç konuşmamasına kimse anlam veremedi. Halbuki, Türkiye’de saatler 9’u 5 geçiyordu!)
*
(Atatürk’ün kızları, Türkiye’de hayata mola verildiği an, dünya kupasında hayatı durdurmuştu.)
*
El âlemin baharına, hurmasına ihtiyacı yok Türkiye’nin... En zor anlarımızda açan, geleceğe umutla bakmamızı sağlayan çiçeklerimiz var bizim.
*
Ve, Filenin Sultanları’nın... Yarınki maçta, annesi ve henüz doğmamış kardeşiyle birlikte can veren üç yaşındaki adaşları için... Çilenin “Sultan”ı için oynayacaklarından eminim.