CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Türkiye’de satışına başlanan ‘ucuz ithal etle’ ilgili olarak, etlerin laboratuvarlarda tetkikleri yapıldıktan sonra analiz raporlarının da tüketiciye ulaştırılması gerektiğini ifade etti. Ömer Fethi Gürer: “Menşei ve içeriği belli olmayan etleri ‘ucuz ürün’ diye piyasaya sunmanın, olumsuzluk yaratabileceği göz ardı edilmemeli” dedi.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM’de ithal etlerle ilgili basın toplantısı düzenledi.  Gürer, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nca hazırlanan “Sığır Eti İthalatında Sağlık ve Teknik Şartların Belirlenmesine İlişkin Tebliğe” göre karkas etin yanı sıra lop et olarak adlandırılan kemiksiz et ithalatına ilişkin düzenlemelerin Resmi Gazete ’de yayımlanmasının ardından, Türkiye’de iki markette ithal et satışına başlandığını hatırlattı. 

Basın toplantısına, ucuz ithal et satışı yapılan marketlerden birinden satılan paketlenmiş etten çekilen fotoğrafları da getirerek gazetecilere gösteren Gürer, etlerin üzerindeki renk bozukluğu ve tortuların fotoğraflarda net bir şekilde görülebildiğini söyledi. Uzmanlardan alınan bilgiye göre etlerin üzerindeki renk bozukluğu ve tortuların değişik sebeplerinin olabileceğini kaydeden Gürer, “ Hayvana ilaç verilmiş olabileceği söyleniyor. Belki de koruma amaçlı verilmiştir. Ancak burada söylemek istediğimiz konu, ucuz et diye halka satılan ürünün, laboratuvarlarda analiz raporlarının da satış yerlerinde günlük teşhirinin yapılması gerekiyor. Sonuçların da etlerin satıldığı marketlerde tüketicinin kolaylıkla görebileceği bir yere bu bilgiler asılmalıdır” dedi.

Marketlerde satılan eti, vatandaşın laboratuvara götürüp tahlil yapma imkanı olmadığına değinen Gürer, “Tahlil için 20 gün süreden söz ediliyor. Ancak Bakanlık bunu teknolojik laboratuvarlarında yurda girdiği anda hemen yapıp, satışa sunulmadan önce içeriğiyle ilgili sonuçları elde edebilir. En azından vatandaşın kafasında bir soru işareti kalmayacak şekilde bu etlerin menşei ve içeriğinin bilinmesi gerekmektedir” diye konuştu.

Her vatandaşın ihtiyacı olan etin devlet tarafından vatandaşa sunulmasının şart olduğunu vurgulayan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ancak fakir fukara yurttaşa satılan ucuz etin de varlıklı insanlara satılan incelenmiş etler gibi kaynağının belli olması gerektiğini kaydetti.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayvanların kesim yapılan ülkelerde, Türk veterinerler tarafından yerinde kontrol edilmesi, kontrol edilen hayvanların ülkemize girmeden önce sağlık durumu ve kimliği ile ilgili bilgilerin değerlendirilmesi ve ülkemize girdikten sonra da yeniden her yönüyle kontrol edilmesinin de şart olduğunu bildirdi. Gürer:“ Bu son yapılan lop kemiksiz et ithali yerli üretime olumsuz etkilerinin yanında sağlık ve etin menşei açısından da riskler oluşturmaktadır. Karkas etlerde kemik kontrolü ile Veteriner Hekimler tarafından etin hangi kasaplık hayvana ait olduğu tespit edilebildiği halde lop etler ancak ileri laboratuvar tetkikleri ile ayrılabilmektedir. Tüketici açısından önemli bir risk de sağlık ve etin saklanma koşullarıdır. İthal etin büyük bir kısmı şoklu et olarak taşınmaktadır. Şoktan çözülen etler işlendiğinde tekrar dondurulmaması gerekir. Bu durum yeterince bilinmediği için vatandaşların sağlık açısından riske girmesine sebep olabilir. Geçici çözüm olarak sunulan ithalat yerli üretime olumsuz etki yapar ve üretim dururken daha sonra bugünkü fiyatın da katlanarak artmasına sebep olacaktır. Piyasa da bir saat içinde tükenen sözde ucuz et gerçek ihtiyaç sahibi tüketiciye de ulaşamamaktadır. Ayrıca ithal etin büyük et sanayi tesislerinin hammaddesi olmaması konusunda da yeterli kontrol ve tedbirler alınmalıdır” dedi.

CHP Niğde Milletvekili Gürer, ucuz et için yabancı ülkelerden et ithalatı yapmanın, sorunu çözemeyeceği gibi ileride başka sorunlara da neden olabileceğini ifade ederek, “Vatandaşa ucuz et yedirilmek isteniyorsa, bu yerli üreticinin desteklenmesiyle olur. Müslüman Kasabı olarak adlandırılan Sırbistan’dan et getirilerek çözüm olmaz. Sırbistan’dan et almak bizim değerlerimizle örtüşmüyor. 15 yıllık AKP hükümetleri döneminde tarım ve hayvancılıkla ilgili birden çok proje gündeme getirildi. Ne getirdikleri projeleri sürekli kıldılar ne de sonuç alabildiler. Türkiye’de yanlış tarım politikası tarım ve hayvancılığı bitirme noktasına getirdi. Tarımla ilgili her şeyi ithal ediyoruz. Gıda ürünleri ithalatında patlama yaşanıyor. Gübre, ilaç ithal, samanı bile ithal ediyoruz. Yumurta üretiminde dünya 9.’uncusuyuz ama yumurta tozu ithal ediyoruz. Her şeyin ithal olduğu ülkemizde milli tarım politikasından bahsetmek de mümkün değildir” diye konuştu.

Gürer son olarak: “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından hazırlanan ve yayımlanan verilere göre; 01.01.2015-31.08.2017 tarihleri arasında toplam 27.197.660 Kg, 156.669.724.-$ değerinde et ithalatı gerçekleşmiştir. Ülkemiz et ithalatının en fazla yapıldığı ülkeler arasında yer almaktadır. Bu sıralamada ilk üç sırada 2015 yılında Bosna-Hersek, Gürcistan, Irak, 2016 yılında Bosna-Hersek, Irak, Polonya, 2017 yılında ise Irak, Polonya ve Romanya almaktadır” dedi.

Editör: TE Bilişim