Demokratik Özerklik Çalıştayı’nda yöneticilik yapan gazeteci Mehmet Altan ve İKİ DİL ve ÖZERKLİK projesinin Niğde’ye kadar uzanan serüveni…
1980 li yıllardan beri İKİ DİL ve ÖZERKLİK konusu PKK terör örgütü tarafından söylenir, önce Kandil’den sonra da İmralı’daki çalışma merkezinden talimatlar veren Öcalan yıllardır bu istekleri dile getiriyordu.
*********
2 Yıl önce Meclise Gelmişti
2007 Ekim ayında BTP, Demokratik Toplum Kongresi yaptı “ demokratik özerklik projesi”ni kabul etti. 2. Olağan Kongresindeki, projeyi, “siyasi tutum belgesi” olarak parti tüzüğüne soktu. O dönem, DTP Milletvekilleri Projeyi Türkçe, Kürtçe ve İngilizce kitapçık şeklinde bastırıp TBMM’de dağıtmıştı.
O gün Meclis çatısı altındaki bu rezalete Akp hükümeti suskun kalmıştı. Bu gün Akp Hükümetinin “Özerklik istekleri seçim taktiğidir, takiyyedir, demokrasiye suikasttır” demesinin , aslında kendilerinin bir seçim taktiği olduğu anlaşılıyor.
********
2008 yılında Abant Platformu’nda dile getirilmişti.
2008 yılı Temmuz ayında Fetullah Gülen Cematine yakınlığı ile bilinen  bir Vakfın organize ettiği Abant Platformu’nun konusu “Kürt Sorunu” katılanlardan bazıları ise Mehmet Altan, Cengiz Çandar, Doğu Ergil, Mümtaz Türköne, Altan Tan vs. ne kadar kürtçü , bölücü yazar çizerler-de varsa katılmıştı. 
Abant Platformu'nun ''Kürt Sorunu: Barışı ve Geleceği Birlikte Aramak'' konulu 17. toplantısı, Star Gazetesi yazarı Mehmet Altan'ın oturum başkanlığında yaptığı ''Geçmişin Muhasebesi'' adlı oturumda “ Konuşmacı Cengiz Çandar, Kürt yoğun bölgelerde Kürtçenin resmi dil olarak kabul edilmesi ve hatta trafik levhalarındaki uyarıların Kürtçe ve Türkçe olarak birlikte yazılması önerilerini savundu. Bu gibi bir çok gayri milli, bölücü konuların dillendirildiği bu toplantının ardından, bazı basın yayın organlarında “Fetullah Gülen – Pkk işbirliği” başlığı ile yazılar yayınlanmıştı. 
**********
Özerklik projesinin mimarlarından Mehmet Altan Niğde’de
2010 Mayıs ayı Mehmet Altan, AKP’li Niğde Belediyesi tarafından Niğde’de Şehir Konferanslarının konuğu oldu. Mehmet Altan’ın ardından Niğde Belediyesi şehir konferanslarının bir başka konuğu ise  Mümtaz Türköne ‘ydi.
Mehmet Altan Belediye Başkanı Faruk Akdoğan’dan aldığı Niğde’nin kolaj çalışmasına bakarak, Niğde için Gerçekten de medeniyetlerin yaşatıldığı bir şehir. Roma var, Bizans var, Selçuklu var, Osmanlı var.(Türk diyemiyor, şaşırmıyoruz) Niğde’ye gelmek hakikaten insanlıkla el sıkışmak.” diyor. İnternet’te bir araştırma yaptığınızda Mehmet Altan gibi aynı çizgideki yazar çizer takımının AKP’li belediyeler ve AKP’ye göbekten bağlı sivil toplum kuruluşları tarafından onlarca kez konferans yada açılışlara davet edildiğini görürsünüz. AKP’li kuruluşların ve belediyelerin Mehmet Altan gibi isimlere milletin (Niğdeli’nin) iddialara göre çok yüksek miktarda  paralar ödeyerek konuşturmasının! bir anlamı-gerekçesi-bedeli olması gerekir.
*******
İki Dil ve Özerklik Talebi Çalıştayı Mehmet Altan oturum yönetiyor
2010 Aralık ayında Diyarbakır’da özellikle gözümüze sokmak için adının da “ Demokratik Özerklik “dendiği bir çalıştay yapılıyor, yine malum ekip 1. Oturumu yöneten kişi gazeteci Mehmet Altan. 1. oturumun konusu; “Türkiye’de Ulus-Devlet, Milliyetçilik ve Yeniden Yapılanma Sorunları”
Ondan sonrasını hepiniz takip etmişsinizdir…
Neden Suskunlar… Acaba?
Hükümet’ten ses yok… Öğrencilere ağız dolusu laf eden Başbakanımız ‘dan tık yok… Meclis adına, Meclis Başkanı kem küm ediyor, bir hafta sonra Akp Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik ; bu tartışmalar gerçek demokratikleşme süreci ve açık toplum arayışlarına “süikasttir” dedi. Olayın 2011 seçimlerine yönelik politikalar olduğunu söyleyerek , konuyu basitleştirmeye, önemsizleştirmeye ve sözünü ettiği seçimlere oynamaya çalıştı. İlginç bir açıklamada Ankara’da bulunan Irak Cumhurbaşkanı Kürt asıllı Celal Talabani’den geldiÖzerklik isteklerinin zamanı değildirdedi,ama zamanını söylemedi!, kimse de sormadı.
İKİ DİL ve ÖZERKLİK istekleri sadece BDP’nin yada İmralıdaki siyaset çalışma merkezinden Hükümet ile pazarlık yapan terörist başının istekleri değildir. İsteyenlerin arasında Cemaat ve Akp Hükümeti de vardır. Var olan bir şey daha, oda 2011 seçimlerinde milli hassasiyetleri, refleksleri biraz olsa da kalabilmiş oylar vardır. MHP’nin meclis dışı bırakılma projeleri vardır.
Bu konudaki en isabetli ve yüreklere su serpen tespit MHP Genel Başkanı Bahçeli’den geldi. Bahçeli "Sayın Başbakan'ın anayasa değişiklikleriyle ilgili açılımın gereklerini seçim sonrasında yerine getireceğini düşünüyorum. Ana konuyu gündemden düşürmemek, toplum hafızasında yer etmek ve toplumun bazı kesimlerine de konuyu hazmettirmek için Barış ve Demokrasi Partisi ile Demokratik Toplum Kongresi'ne sanki özel bir mesaj verirmişçesine bir program Türkiye'de uygulanmaktadır. Çift aktörlü bir senaryodur." diye konuştu. MHP lideri, gelinen noktada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün geçtiğimiz yıl Bitlis'in Güroymak ilçesinde, ilçenin eski adı 'Norşin' ifadesini kullanmasının da etkili olduğunu ileri sürdü. Bu tabirin 'herkesi cesaretlendirdiğini' savunan Bahçeli, şöyle devam etti: "Bu çok yanlış olmuştur. Bölünmenin alfabesi yazılmaktadır. Önemli bir ölçüde de mesafe kat ettiklerini zannediyorlar ama söylenenler gerçek hayata dönüşür mü? Bu, Milliyetçi Hareket Partisi var olduğu müddetçe mümkün değildir."
 
Yuradaki yazı www. gazeteBOR.com sitesi yazarı Afşin TÖREN’in 26 Aralık 2010 tarihli köşe yazısıydı.
 Afşin TÖREN’den izin alarak aşağıdaki fotoğraflarla süsledik! Umarım ilginizi çeker.

 Demokratik Özerklik Çalıştayının Ardından Halay Çektiler
İki dillilik tartışmaları ve demokratik özerklik çalıştayı nedeniyle çok yoğun bir ziyaretçi trafiğine sahne olan Diyarbakır’da halay günleri devam ediyor. Önceki gün TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’in tabu yıkan konuşmasıyla başlayan etkinlik Boyner’in Kürtçe şarkılarla halay çekmesiyle sona ermişti. Gazeteci Mehmet Altan ve DTK Başkanı Ahmet Türk ise önceki gece katıldıkları bir yemeğin ardından halaylarla coştular. (tarafgazetesi)
 
Aşağıdaki alıntı, Selim Gökel’in 14 Aralık 2010 tarihli “Niğde ‘de sıradanlıkla övünmek…Yaşamak” başlıklı köşe yazısından alıntıdır. Tamamı için Tıklayın…
 ….. Ama bunu söylerken de şehir konferanslarının son 7. ve 8. ‘sinin konuklarını göz ardı edemem. Konferansın konuşmacıları, gazeteci-yazar Mehmet Altan ve Mümtaz Türköne’nin bölücü örgüt, sözde kürt devleti,  kürtçülük, türklük kavramı gibi daha bir çok konuda tepki çeken yazı ve çıkışları nedeni ile bu şahısların,  Belediye çerçevesinde değilde bir dernek, vakıf adı altında nemalandırılması! daha uygun olurdu. Bu gidişle 9. Şehir konferanslarında pkk ‘yı savunan yazar çizer  göreceğiz. Bir yanda Bor yolunda bir bulvara, Alparslan Türkeş Bulvarı tabelası asmak, diğer yanda büyük bir kesim tarafından bölücü ve gayri milli görüşleri ile tepki toplayanların ödüllendirilmesi… (borhaber.net)

Niğde'deki programların ardından fotoğraflar...
 












Editör: TE Bilişim