Eğitim 2023 Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Ocakları Niğde Şube Başkanı Gazi Karabulut yazdı…
 
 
“Namus lekesi değil alnımda gördüğünüz
Vurulmuşum vurulmuş düşmüşüm güpegündüz
Şakağımdaki kansa o benim gülüşümdür
Namert sürünmektense erkekçe ölüşümdür.”
 
         Daha önce yazmıştım. Maalesef bu tip yazılar yazmak hem de bayram öncesinde bir daha hatırlatmak zor ama içimizdeki sızı durdurmuyor. Bin kez tekrar olsa da yine ifade edeceğim: Hakkari’den yine benzer bir haberi aldık bayram coşkusu yaşamak isterken…
 
         Nasıl bir feryat yüreğimdeki ahı sahibine ulaştırır onu da tam bilmiyorum?
Bu kaçıncı veda kaçıncı ölüm? Kaçıncı yarım kalan bir aşkın hikayesi.
 
Bu yarayı neyle saracağız? Ateşle mi dağlayacağız? Ömürlere vurulan ölümlü mühürlerin isyanı hangi kulaklarda isyanlı çığlıklarla yankılanmalı?
 
Kaçıncı kanlı klavye yazıları yazacağız daha?
 
         Sürgün sevdalarımızın akşamlarında söylediğimiz memleket türkülerini andıran zihnimizdeki suallerin cevabını nerede bulabileceğiz?
 
         Kim “dur” diyecek akan yiğitlerin temiz kanına? Kahpelerin kalleş pusularının hesabı ne zaman ve nasıl sorulacak?
 
Ciğerimize saplanan hançerin, yüreğimize oturan kurşunun hesabı kime sorulacak?
 
Bir bozgun yatağı haline getirilip vatan evlatlarının yem edildiği demler, kahpelerin kalleşliklerine kurban edilmemelidir. Kekeme Babıali şarlatanlarına kulak verip yeni kınalı kuzu destanları yazılmasına sebebiyet veren satılmış kalemşorların hükümranlığına son verilmelidir artık. Ömür törpüsü cellatlığına soyunan şerefsizlerin satılmış yazıları yön vermemeli memleketimin geleceğine…
 
Bir bayram arefesinde zemherili yazılar, gözlere bakar bakmaz ıslanmaya sebep oluyor ve sağın kahpe solun hain dolu olduğu demleri yaşıyorsak asi ruhlu asillerin artık son sözü söylemesi gerekmektedir.
 
O son söz! Deli dolu, yüreği, karşılıksız sevgisi ile Estergon yüceliğindeki ülkü devlerinindir. Bir deli sevdanın coşkun dalgalı yiğitleri sahip çıkmalı kutlu vatan ülkemizin ülkülerine… Yere düşen yiğitlerin yürek yaraları adına….
 
Artık “yürü” dediğinde dağları yürüten, “dur” dediklerinde kalpleri durduran Alpaslan kükremesi sarmalı yurdun dört bir yanını.
 
“Yurt” deyip yurt ve şeref uğruna şehit düşen yiğitlerimiz için, gür sesleri ülkeyi bürüyen ülkü devleri söylemeli son sözü.
 
Bir iman ateşi sarmalı milletimizin yüreğini. Bilmeli ki kahpe eller yıkamaz bizi kalleş birliktelikleri ile… Tarih şahit ki kanla alınan bu topraklar ve nice ateşli namlular bizim hürriyet sevdamıza halel getirememiştir hiçbir devirde…
 
 
Ülkemin bağrına düşen yiğitler! Duamız sizinle beraber olduğu gibi sevdanız için ölümü de sizinle beraber tatmaya hazır olduğumuzu bilin ve o rahatlıkla uyuyun cennet bahçesini seyrettiğiniz gül bahçesi kabrinizde…



Editör: TE Bilişim