Sanayi yönünden zayıf olan Konya, Kayseri ve Nevşehir üçgenine sıkışmış bir şehir olarak Niğde’yi ifade eden Niğde Büyük Birlik Partisi İl Başkanı ve MKYK Üyesi Bünyamin Karataş, Niğde’nin sanayisini, tarımını ve turizmini değerlendirdi. Yaptığı değerlendirmeler sonrasında ise Milletvekillerini ve siyasi yöneticileri eleştirdi. Başkan Karataş, açıklamasında; “Her geçen gün göç veren bir şehir olan Niğde etrafındaki şehirlerin gelişmiş olması nedeniyle gelişmeyen bir şehir değildir. Nüfusunun 3/2’sine baktığımızda tarımla geçimini sağlayan bir kesim bulunmaktadır. Tarımda Niğde’de bir çöküş yaşanıyor ve bunun yanında sanayi kuruluşları olan Bor Şeker Fabrikası, Askeri Fabrika ve Koyunlu Halı fabrikası olan BİRKO olan fabrikalar kendi alanları ile yan sanayi kuruluşları oluşturabilmişler mi? diye bakıyoruz bunu da başaramamışlardır. Hâlbuki Niğde’de odalar ve siyasiler yardımı ile enerjiyi ve gücü tek elde toplayıp birleşme sağlansa, doğru şeyler istense büyük bir gelişme sağlanabilir. Niğde patates, elma, kiraz ve lahananın yoğun olarak üretildiği bir yerdir. İtalyanlar bugün coğrafi ve iklim koşulları bakımından dünyanın en iyi elma yetiştirilen bölgesi olduğunu söylüyor ve İtalyanlar gelene kadar biz bodur elmanın ne olduğunu bilmiyorduk. Burada çiftçilerimize de büyük görevler düşüyor ancak en büyük görev Tarım Bakanlığı’nındır. İç Anadolu Bölgesi’nde 12 ile 13 ili kapsayan yerli milli bir stratejik tarım politikası gerçekleştirmesi gerekiyor. Türkiye’de Karadeniz’de çay ve fındık, Akdeniz’de narenciye, yine Ege Bölgesinde zeytin ve incir üretimi yapılıyor. İnsanların ve hayvanların önemli besin kaynakları olan tahıl bitkileri, yumru bitkileri İç Anadolu bölgesinde üretiliyor. Bu nedenle bu bölgede acilen stratejik bir tarım politikası yapılması, laboratuarlar kurularak tohum çeşitliği geliştirilmelidir. Tarım Bakanlığı bu yönlendirici görevi üstlenmiyor, çiftçimiz bu önemli topraklarda anam babam usulü tarım yapıyor ve bu topraklara hem zarar veriyor hem de emeğinin karşılığını alamıyor” şeklinde konuştu.
Turizm Değerlerimizi Yeterince Tanıtamıyoruz
Niğde gündeme getirilmediği ve çok önemli bir potansiyel olan turizmi değerlendiren Niğde Büyük Birlik Partisi İl Başkanı Bünyamin Karataş, Niğde’nin Kapadokya’nın giriş kapısı olduğunu ifade ederek, “Genelde turistler uçakla gidip geliyor. Şimdi havaalanımız yok diye hayıflanmaya gerek yoktur. Mersin limanı bize çok yakın gemi ile gelen turistlere biz ev sahipliği yapabiliriz. Niğde’deki değerlerin tam anlamı ile tanıtılmış olsaydı ben Niğde’de çok iyi bir turizm potansiyeli olacağını düşünüyorum. Vakti ile Tarsus krallığının güzellik merkezi olarak kullandığı Çiftehan Kaplıcaları elimizde Niğde olarak ne pazarlayabiliyoruz nede oraya gelen turistlerden Niğde olarak istifade edebiliyoruz. Yine aynı şekilde Nar Gölü; burada devletin ciddi anlamda bir yatırımı bulunmuyor. Devlet buraya yatırım yapmazsa özel sektörün yatırımı cılız kalıyor. Dolayısı ile Niğde’nin sağlık turizmi olabilecek bir potansiyeli var. Akabinde dünyada tek olan Meryem Ana’nın gülen resminin bulunduğu bir manastıra sahibiz, bu manastırı hafife almayalım çünkü Hıristiyan âlemi için bu manastır çok önemlidir” dedi.
Niğde’ye neden bir yol haritası çizilemiyor? başlığı adı altında açıklamalarına devam eden Başkan Karataş, “Türkiye genelinde olduğu gibi Niğde’de de malaasef siyaset geçim kapısı olmuş durumdadır. Halk siyasete geçim kapısı olarak bakıyor. Siyasete beslenme aracı olarak bakılıyor. Dolayısı ile halkın beklentilere siyasetçilerde ben bunların işini göreyim, günü kurtarayım diyor ve uzun vadede Niğde’ye ne olacağını önemsemiyor. Niğde’de bu nedenle ucuz siyaset yapılıyor. Uzun vadede projeler geliştirilmeden, düşünülmeden hareket ediliyor, o günü kurtarmak için, o seçimi kazanmak için hareket ediliyor ve ucuz adımlarla siyaset yapılıyor. Milletvekilleri bu şekilde basit işler yapıyor ve Niğde bugün bu durumdadır” şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilişim
