Yargıya HSYK üzerinden yeniden şekil verilerek istendiğini belirten HDP Niğde İl Eş Başkanı Göksel Rıza Özkan “Adalet Mülkün temeli mi? Yoksa AKP’nin tekelimi? Sorusunu yönelttiği yazılı basın açıklamasında;
 
      “AKP Hükümet'i yolsuzluk operasyonu sonrasında önce Adli Kolluğu, şimdi de Yargı'yı kendi kontrolü altına almaya girişti. Bu güne kadar iktidarı paylaşanlar, şimdi her türlü yolu mubah sayıp kendilerini korumaya çalışıyorlar. Bu kavga ne demokrasi, ne özgürlük ne de daha fazla adalet için verilen kavgadır.
 
       Yargıya yönelik en son hamle, bir grup AKP milletvekili tarafından 7 Ocak 2014 tarihinde TBMM Başkanlığına verilen 395 sayılı ‘Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Değişikliği'dir. Bu yasa teklifi ile yargıya ve adliyeye ilişkin tüm yetkiler Adalet Bakanlığı'n(bakan)da toplanıyor.
 
      Yasa değişikliği ile Adalet Bakanı'na hâkimlere ve savcılara genelge gönderme yetkisi tanınıyor, yargı bağımsızlığı ve hâkimlik savcılık teminatı ortadan kaldırılıyor, hâkim ve savcılar Adalet Bakanlığı’na bağlı çalışanlar haline getiriliyor.
 
      Değişiklik ile HSYK'nın görev alanına ilişkin olarak yönetmelik düzenlemek, HSYK üyeleri hakkında suç ve disiplin soruşturması, kovuşturmasını yürütmek, disiplin cezası vermek, dairelere gelen işleri başka dairelere aktarmak, kurul personelini atamak, Teftiş Kurulu Başkan ve Başkan Vekillerini atamak, HSYK Genel Kurulu gündemini belirlemek, olağanüstü toplanmaya karar vermek ve gündem dışı görüşme açma gibi pek çok yetki adalet bakanının tekeline veriliyor. Kısacası; mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarının güvencesi olması gereken HSYK, fiilen Adalet Bakanlığı'nın bir idari birimine dönüştürülüyor.Siyasi iktidarın tekeline girmiş oluyor.
 
       Yasa değişikliğinin gerçekleşmesi halinde kuvvetler ayrılığı ilkesi tamamıyla ortadan kalkacak, mahkemelerin bağımsızlığını düzenleyen Anayasanın 138. maddesindeki “Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz” anayasal kuralı fiilen uygulanamaz hale gelecektir. Değişiklik önerisi bu haliyle açıkça anayasaya aykırıdır.
      Eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, toplumsal barışın sağlanabilmesi, demokratik toplumun oluşabilmesi için hukukun üstünlüğü ilkesinden vazgeçilemez.
 
      Ne pahasına olursa olsun iktidarını sürdürmek isteyen AKP Hükümeti, bu kanun değişikliği teklifi ile kendi önerdiği 2010 Anayasa değişikliğinin çok gerisine düşmektedir. Hükümet, yargının adil olmayan yanlış uygulamaları gerekçesine sığınamaz. Krizden ancak acil demokrasi ile çıkılabilir.
 
     Öncelikle yapılması gereken; özel yetkili mahkemeleri tümden kaldırarak yargının olağanlaşmasını sağlamaktır. Soruşturmalara müdahale etmekten vazgeçilmelidir. Terörle Mücadele Kanunu kaldırılmalıdır. Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanunu başta olmak üzere yasalardaki adil yargılamayı engelleyen, antidemokratik düzenlemeler acilen demokratikleştirilmelidir.
 
       Biz Halkların Demokratik Partisi üye ve yöneticileri olarak; daha fazla demokrasi, özgürlük, adalet, eşitlik mücadelesi yürütmeye, toplumsal duyarlılığımızın burada yoğunlaşması gerektiğine inanıyor ve bunun için kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz.”
 
 
 
Editör: TE Bilişim