Emekçi açlık ve yoksulluk sınırının altında inim, inim inlerken ülke yöneticileri silahlanma bütçelerine akıl almaz oranlarda artışlar yaparak yurttaşlarını gelecekleştir sizleştirilmesi pahasına emperyalist haydutların kasalarını doldurmaktan geri duramıyorlar.
Son günlerde Patriot yetmedi Sidewinder füzeleri de geliyor, uçak gemisi ihalesi yapılıyor yollu haberlerle savaşa ve silahlanmaya ayrılan bütçenin çok, çok üzerinde harcamaların yapılacağını görüp, dehşete kapılmamak mümkün mü?
NATO’nun Ortadoğu’yu kuşatma stratejisi çerçevesinde gündeme gelen Patriot Füzeleri’nin yerleştirilmesi işlemleri çoktan başlatılmış, kullanacak askeri personelin niteliğine kadar bir dizi tartışma basınımızda yer almış idi. Patriot Füzeleri, siyasal iktidarımızca geniş emekçi yığınlara Suriye ve Ortadoğu’dan gelebilecek saldırı karşısında “savunma tedbiri” olarak sunulmuştu.
Şimdi ise yine benzer gerekçelerle bu kez 140 milyon dolar karşılığında ABD’den Sidewinder füzelerinin satın alınması talebinde bulunulduğunu servis edilen haberlerden izliyoruz.
ABD Savunma Bakanlığı'na bağlı Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı konu üzerine bir açıklama yaparak Türkiye’nin talebinin Aralık ayında ABD Kongresi’ne iletildiği belirtildi. Yani önümüzdeki günlerde ülkemizin bir de “nurtopu” gibi Sidewinder füzeleri olacak.
ABD Savunma Bakanlığı Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı, füzelerin satışı ile ilgili yaptığı açıklamada gerekçe olarak ise “bölgesel güvenliğin sağlanmasını” gösteriyor. Açıklamada özetle şunlar ifade ediliyor, “ABD'nin ulusal çıkarları açısından, bölgede kabul edilebilir bir askeri dengenin oluşumuna katkı sağlayacak güçlü ve hazır bir savunma kapasitesini geliştirmesi ve sürdürmesi için NATO müttefikimize yardım etmek hayati önemdedir. Teklif edilen satış, bu hedeflerle uyumludur.”
Bu açıklamamanın bence anahtar iki sözcüğü var. Bunlardan birisi füze satışının “ABD çıkarına uygunluğunun’” teyit edilmesi diğer ise “bölgede askeri dengenin oluşumunun” amaçlandığının ifade edilmesidir.
ABD, Ortadoğu’ya yönelik gerçekleştirdiği saldırılarda bölgedeki –özellikle İran’ın- askeri gücünü etkisiz hale getirmek ve bu şekilde İran’a yönelik müdahale gerçekleştirmek üzere Türkiye’yi NATO’nun gelişmiş bir askeri üssü olarak konumlandırmak isteğini konuyla ilgili tüm taraflar biliyor. Kürecik Radar Üssü, İzmir NATO Kara Komutanlığı, Patriot Füzelerinin ardından kuşkusuz Sidewinder füzeleri de alınmasının arka planında bu amacın olduğu iyi anlaşılmalıdır.
Hatta füze yanında “hibe” olarak (eee nede olsaa140 milyon dolara füze alımının eşantiyonu olarak her halde) ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi’ne sunulan 6649 nolu tasarı ile ABD başkanına yetki verilmesi kararlaştırılıyor.
İnsanın sorası geliyor. Komşularla “sıfır “ sorundan “bölgesel askeri güç” olma yâda emperyalistlerin vurucu gücü olma yoluna nasıl geliverdik? Askeri amaçlı uydu, uçak gemisi, füzeler, modern ve hareket kabiliyeti olan “Professional” ordu organizasyonu vb. vb. Örnekler uzayıp gidiyor. Lakin ülkemiz hiçte iyi bir yere gitmiyor.
Siyasal İktidar Ortadoğu’daki gelişmeleri tersten okumaya devam edecekmiş gibi gözüküyor. Bu okumalar bu yönde devam ederse, ne füzeler ne de uçak gemileri yaşayacağımız insanlık dramlarına engel olabilir. Bölgemizde yaşayan halklar ve emekçiler kardeştir. Bir arada kardeşçe yaşam pratikleri bin yıllardır devam ede gelmekte. Emperyalist haydutların ve uzantılarının oyununu da bu kardeşlik bağının bozacak olduğu bilinmelidir.
