53. Bölge Niğde Eczacı Odası 2015 Yılı Seçimli Olağan Kongresi gerçekleştirildi. Kongrede seçime tek liste ile gidildi. Mevcut Başkan Nihat Öztürk tekrar Niğde Eczacı Odası Başkanı seçildi. 

Niğde Eczacılar Odası toplantı salonunda gerçekleşen kongre Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı.
İlk olarak Divan başkanlığının oluşturulmasının ardından Yönetim Kurulu Faaliyet ve Denetleme Kurulu raporunun okundu.
Daha sonra yönetim kurulu, denetleme kurulu, haysiyet divanı ve büyük kongre delege adayları belirlendi.
Niğde Eczacı Odası Başkanı Nihat Öztürk, sağlıkta dönüşüm ile birlikte eczacılık mesleğinde yaşanan değişimin her geçen gün eczane ekonomilerinin ayakta kalamaz hale getirdiğini söyledi.

“Eczacılık fakültesi ve eczacı sayısı sürekli artıyor. Sorunlarımızda sürekli artıyor. istihdam sorunu büyüyerek karşımıza çıkıyor” diyen Öztürk: “ Eczacı profili ve eczane ekonomileri araştırıldığında 2014 yılı verilerine göre eczacıların yüzde 46’sı kadın, yüzde 54’ü erkek ,eczacıların büyük çoğunluğu evli ve genelde iki çocuklular. Çocukları yoğunlukla üniversitede okuyor. Emekli olan eczacıların yüzde 87,4 ü bağkur emeklisi ,bunların yüzde 67’si bin liranın altında aylık alıyor, Yani bu eczacılar zorunlu olarak emekliliği hayat standardını koruyamadığından sistemden ayrılamıyor. Eczanelerde ortalama 3 kişi çalışıyor,73 bin 500 kişi için iş olanağı sağlıyoruz. Bir eczanede eczacı ve çalışan personelin bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısı 10’dur. Yani eczaneler yaklaşık 24 bin kişinin ekmek kapısıdır. Eczanelerin yüzde 75.2 si kira olup yüzde 60 bin 500 liranın üzerinde kirası vardır. Bu konuda en büyük handikaplardan birisi eczacılara yönelik yüksek gelir algısı olması eczane kiralarının diğer iş kollarına göre yüksek olmasına sebep olmaktadır. Eczacıların yüzde 54,8 kredi kullanmak durumunda olup bunların yüzde 66’sı sürekli kredi kullanmak durumunda olup bu krediyi iş hacimlerini genişletmek değil de borçlarını kapatmak için kullanmak ta olup eczanesinin sürekliliğini sağlayabilmek adına kullanıyor. Eczanelerin yüzde 63.8’i SGK ya aylık 50 bin liranın altında fatura kesiyor. Yani eczacı ortalama 2 bin 500 TL kira, iki çalışana 3 bin 300 TL, 2 bin TL’de diğer giderleri hesaplarsak eczanelerin sürekliliği sağlamak adına ne kadar çaba sarf ettikleri ortaya çıkmaktadır. Bizler bu durumdan kurtulabilmek adına neredeyse tek alıcı konumunda olan SGK Protokolünü son derece önemsiyoruz. Bunun için gerek yapılan çalıştay da gerek başkanlar kurulunda ,gerek sözleşme komisyonuna önerilerimizi bildirdik. Bu önerilerimiz TEB’nin 13/08/2015 Tarihinde SGK ya ilettiği Protokolün taslak metininde mevcuttur. SGK’nın bu önerilere karşı hazırladığı taslak metin i kuracağımız komisyonun incelemesinden sonra net olarak fikrimizi belirleyeceğiz. Bu protokol da özellikle bölgemizde yaşadığımız problem olarak; SGK Sağlık Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüklerinin bulunmadığı illerde faaliyet gösteren meslektaşlarımızın kesinti itiraz komisyonlarına, merkez müdürlüklerinin bulunduğu illerde katılmak zorunda olmalarından, meslektaşlarımızı haksız kesintilerde bile kesintiye itiraz edememelerini (itiraz komisyonuna katılma maliyetinin kesintilerden daha fazla olmasından) ortaya çıkartmaktadır. Meslektaşlarımız toplamda ciddi zararlara uğramaktadır.

Odamızı ziyaret eden 24.Dönem Sayın Milletvekillerimize ilettik, yanımızda Sayın Bakanı aradılar. Herhangi bir netice alamadık. Bunları TEB nin önerisi olan SGK protokolüne koyulmasını sağladık. Eczanesi olmayan yerleşim yerlerine ilaç teminine ilişkin protokole bu hizmetlerimiz için ayrıca ücret talebimizi de koydurduk. SGK göndermiş olduğu karşı öneride olumlu bir cevap vermemiştir. Kısaca SGK'nın bizim taleplerimize kulakları tıkalıdır.

Bildiğiniz gibi SGK 2012 yılında imzalanan protokolün süresi 30/09/2015 tarihinde dolmakta idi. Seçim atmosferinde sağlıklı görüşebilme adına , yeni gelecek hükümetin yetkilileri ile protokol yapabilmek için 01.10.2015 Tarihine kadar protokol uzatıldı.Ancak gelinen noktada bu iyi niyetli davranışımız karşılık bulmadı. Eczacıların aleyhine olan kararlarda en küçük bir tereddüt göstermemektedirler. Onun için eğer eczacılarımızın makul kabul edebileceği bir protokol imzalanamaz ise bu defa kesinlikle süre uzatılmamalı ve sözleşmesiz döneme geçilmelidir” şeklinde konuştu. Konuşmanın ardından meslekte 25. Yılını tamamlayan eczacılara plaket verildi.


Editör: TE Bilişim