Niğde İl Halk Sağlığı Müdür v.  Dr. Ertan Değirmencioğlu konu ile ilgili açıklamasında; " Bayramlar aile bireylerinin bir araya geldiği, büyük sofraların kurulduğu ve dini geleneklerin yerine getirildiği keyifli zamanlardır. Kurban Bayramı’nda  şerbetli tatlı, çikolata  tüketimine ek olarak kırmızı et tüketiminin miktarı artmaktadır. Kurban bayramı boyunca dikkat edilmeden tüketilen etler ile kalp damar hastalığı, diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalığına sahip bireyler risk altına girmektedir. Bu nedenle bayramda da sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenme prensiplerine göre beslenmeye özen gösterilmelidir.

Brusellozis, şarbon, kist hidatik, tüberküloz gibi hayvan hastalıkları ülkemiz için sorun oluşturmaktadır. Bu hastalıklara yakalanmamak için  kurbanlığınızın, satın almadan önce veteriner kontrolünden geçmiş olması ve  uygun steril ortamlarda kesimin gerçekleştirilmesini sağlanması gerekmektedir.

Yeni kesilmiş hayvan etinde gerçekleşen ölüm sertliği etin sindirimini zorlaştırır, hazımsızlık yaratır. Özellikle mide ağrısı ve krampları, hazımsızlık, reflü, kabızlık gibi sindirim sistemi şikayetleri olan bireyler, etleri en az 24 saat beklettikten sonra tüketmelidir. Kahvaltıda kızartılmış hamur işleri, yağlı ürünler, kaymak, sucuk ve salamlı omletlerin yer aldığı kahvaltılardan uzak durulmalı, sofrada peynir çeşitleri, bol salatalık, domates,maydanoz gibi sebzeler, haşlanmış yumurta veya yağsız sebzeli omlet, kepek, çavdar veya tam tahıllı ekmeklerin bulunduğu sofralar tercih edilmelidir. Mümkünse 3 ana öğün yapılmalı, özellikle de sindirim problemleri yaşanmaması için kırmızı et, geç saatlerde değil öğle yemeğinde tercih edilmelidir" dedi. 

Niğde İl Halk Sağlığı Müdür v.  Dr. Ertan Değirmencioğlu açıklamasının devamında; Yağlı etlerin, sakatatların doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için; kalp-damar hastalığı, diyabet ve hipertansiyonu olan kişiler, yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli ve aşırıya kaçmamalıdır. Etin görünen yağı mümkün olduğunca ayrılmalı ve pişirirken ilave yağ eklenmemelidir. Etleri çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma B1 ,B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybına ve  çeşitli kanser yapıcı maddelerin oluşumuna neden olabileceği için,  haşlama ve ızgara gibi pişirme yöntemleri tercih edilmelidir.

Etler bütün olarak değil, küçük parçalara bölünerek bir yemek içinde tamamen kullanılacak şekilde parçalara ayrılıp buzlukta ya da derin dondurucuda muhafaza edilmelidir. Mikroorganizma oluşmaması için dondurulan etler buzdolabında çözdürüldükten sonra kullanılmalı, çözünen etler tekrar dondurulup kullanılmamalıdır.

Sağlıklı bir tabakta et yemeklerinin yanında sebze, meyve, tahıl ve süt gruplarının yer alması gerekir. Sebzelerde bulunan C vitamini etin içerisindeki demirin emilimini artırır. Tahıllar, sebzeler ve meyveler yüksek lif içerdiği için posa kaynağıdır.

Ziyarete gidilen yerlerdeki ikramlardan küçük miktarda ve şerbetli hamur tatlıları yerine sütlü ya da meyveli tatlılar tercih edilmelidir. Mümkün olduğunca açık çay içilmeli ve günde 2 fincandan fazla kahve tüketilmemelidir. Çay ve kahvenin aşırı tüketilmesi uykusuzluk, mide rahatsızlıkları ve ritim bozukluklarına neden olmaktadır. Su tüketimi ihmal edilmemeli günde en az 10-12 bardak su tüketilmelidir" diyerek vatandaşlarımızın bayramını kutladı. 


 
Editör: TE Bilişim