Tıbbi Hipnoz Derneği Başkanı ve Üsküdar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ali Eşref Müezzinoğlu hipnoterapinin sağlıkta özellikle de kadın doğum alanında yıllardır kullanıldığını söyledi. Üsküdar Üniversitesi’nde bilimsel hipnoz eğitimi veren Müezzinoğlu hipnozun, sezaryen dâhil birçok yerde anestezi yerine kullanıldığını vurguladı.

Dünyada tıp mensupları arasında hipnozu en yaygın kullanan kesimin kadın doğum uzmanları olduğunu belirten Ali Eşref Müezzinoğlu, yalnız doğumda değil, hipnozun kadının hayatının her aşamasında önemli bir yeri olduğunun altını çizdi.

Hipnozun kadının hayatındaki yerine ilişkin olarak Müezzinoğlu şunları söyledi:

“- Hamilelik başladığında, aşerme, bulantı kavramlarının minimalize edilmesinde

- Düşük fobisi ihtimallerini ortan kaldırılmasında

- Annenin hamile değilmiş gibi bir yandan hayatını sürdürürken diğer taraftan da çocuğunu   

  besleme ve büyütmesinde

- Doğum günü geldiğinde ağrısız doğum yapabilmesinde

- Doğumdan sonra anne süt salgısını artırmada

- Annenin aldığı kiloları vermesinde

hipnozdan önemli ölçüde yararlanılır. Hatta anne yıllar sonra menopoza girdiğinde hipnoz desteğiyle bu sürece kolayca uyum sağlayabilir. Hipnozun her dönemde anneye ciddi desteği var. Bu yüzden dünya ölçeğinde 47 ülkede hipnoz resmen ve bilimsel olarak kullanıyor. “

Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen kurslarla hekimlere genel hipnoz eğitimi pratiği öğreten Müezzinoğlu, hipnoz çalışmaları hakkında şunları söyledi: “Üniversitemiz bünyesinde YÖK’ün de onayıyla, HİPNOMER (Hipnoz Araştırma ve Uygulama Merkezi)’i kuruyoruz. Hipnoz eğitiminin legalleşmesi anlamında sona geldik. Bilimsel ellerde etik kurallara bağlı hipnoz için üniversite olarak kadın doğum uzmanları ve ebe grubuna tıbbi hipnoz eğitimi veriyoruz.”

Hipnozu Yapan Kişi Doğuma Girmeyebilir  

Müezzinoğlu bilinçli hipnoz yöntemiyle hipnozu yapan kişinin, doğum anında anne adayının yanında olmasının şart olmadığını da sözlerine ekledi.

“Hamile, doğum günü geldiğinde, sancıları sıklaştığında doğum yapacağı yere gidecek. Oto hipnoza girerek o an itibariyle ağrı, korku endişe hissetmeyecek, kasılmaları algılayacak ancak ağrı duymayacak. Doğum doğal bir işlevdir. Ama günümüzde maalesef farklı gerekçelerle dünya genelinde gözlemlediğimiz sezaryene yönelik bir eğilim var. Hâlbuki anne, doktorun kontrolünde ağrı, endişe hissetmeden ağrısız bir doğum yapabilir. Çünkü hipnozun anestezi, narkoz yerine geçtiği çalışmalar söz konusu. Kişinin bu yönteme inanması ve uygulayıcısına güvenmesi hipnoz için yeterli. 5-6’ıncı aydan sonra 3 veya 4 çalışmada biz hastayı normal doğuma hazırlayabiliyoruz.”

 Öğr. Gör. Müezzinoğlu son olarak bu tür hizmetlerin eğitimli kişilerce yapılmasının önemini hatırlattı.

Editör: TE Bilişim