Öncelikle herkes görmeli ki alkolle ilgili yeni düzenlemenin asıl sebebi, açılım ve Suriye politikaları sonunda Reyhanlı’daki patlamalar ile köşeye sıkışan AKP’nin, halkın çoğunluğunun destek vereceği herhangi bir adım atarak, bu sıkıntıyı hafifletme çabasıdır.

Yoksa devamlı alkol kullananlar bile gençlerin alkol belasından korunmasına itiraz etmez. Fakat Tayyip Erdoğan, “Çıkan düzenleme hiç kimsenin kimliğine, ideolojisine, yaşam tarzına yönelik bir müdahale değildir. İçeceksen yine git alkolünü evinde iç” diyerek, yasakçılığını ele veriyor. Kur’an’da bile “alkolün zararı faydasından daha fazladır” mesajıyla karar insanlara bırakılmışken, yetişkin insanların hayatını düzenlemeye kalkışmak kimsenin yetkisinde değildir. Üstelik alkol kullananların çoğu, evine alkol sokmaz..

***

ABD’de 21 yaşın altındaki gençlerin alkol kullanımı yasaktır. Florida Üniversitesi’nde siyah-beyaz ayırımına karşı düzenlenen bir geceye katılmıştım. Gecede alkol vardı ama kimliğini gösterip 21 yaşın üstünde olduğunu ispatlayanlara plastik bir bilezik veriliyor, bileziği olmayana alkol satılmıyordu.. ABD’de alkol kullanılan kulüplere 21 yaşın altında kimse sokulmaz. Bizde ise gençler ellerinde şişeler; sokaklarda dolaşıyor!

Tabii ABD de temiz değil.. ABD, siyahların oturduğu mahallelerde, uyuşturucu satışını görmüyor! Dünya uyuşturucu trafiği CIA’nın elinde olduğuna göre, iç piyasada uyuşturucu satışını engelleyemezler mi?

***

Tayyip Erdoğan, “Biz bu düzenlemeyi gençlerimiz, çocuklarımız için, sağlıklı nesiler yetiştirmek için yaptık” diyor..

O halde Erdoğan, her Amerika gezisinden önce Cargill firmasının yapay tatlandırıcı üretme kotasını neden artırıyor?

Genetiği değiştirilmiş mısırdan üretilen yapay tatlandırıcıların şeker hastalığı ve kanser yaptığı kesin. Bu tatlandırıcılar, alkol ve sigaradan bile tehlikeli..

Yapay tatlandırıcılar Avrupa Birliği ülkelerinde yasak. Tayyip Erdoğan, kendi evinde çocuklarına, torunlarına yapay tatlandırıcı kullanılan bir tatlı yediriyor mu?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, konu ile ilgili olarak, “Halkın sağlığı, on binlerce pancar üreticisi ve binlerce şeker endüstrisi işçisinin geleceği, ülke ekonomisinin çıkarları ne için, kimler için feda ediliyor?” diye soruyor.

***

Yine İstanbul Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Atalık yaptığı açıklamada, özetle, “Bu pirinç, Mersin Limanı’nda ihbar sonucu yakalandı, olağan GDO kontrolü sonucunda yakalanmadı. Yetkililer ‘dünyada ticarete konu GDO’lu pirinç yoktur’ diyerek ithal edilen pirinçlere GDO analizi yapmıyor.. Fakat analizlerde pirincin GDO’lu olduğu tespit edildi. Tarım Bakanı pirinçlerin kabuğuna GDO bulaştığını, kabuğu ayıklandığında pirincin temiz olduğunu beyan etti. İTÜ’nün analizinde ise pirincin kendisinde GDO olduğu tespit edilmişti. Tarım Bakanı raporun düzeltilmesini beklediklerini basına açıkladı. Birkaç saat sonra ise İTÜ Rektörlüğü, analiz raporunun geçersiz olduğunu duyurdu! Tüm bu gelişmelerin, Başbakan’ın uyarısı ve Tarım Bakanı’nın beklentisi sonrasında çok hızlı bir şekilde gerçekleşmesi, kamuoyunda şüphe oluşturdu” diyor..

Erdoğan, Türk Milleti’ne kanser yapan tatlandırıcıları ve GDO’lu pirinçleri sağlıklı nesiller yetiştirmek için mi yediriyor?

Alkolün sınırlandırılması yasası bir gündem değişikliği operasyonudur. Dolayısıyla gösterilen akılsız tepkiler, AKP’ye hizmet yerine geçmektedir.

Sorulacak soru şudur: Reyhanlı’daki patlamanın sebebi alkol müdür?