İktidar ile bölücü örgütün meclisteki temsilcisi parti sözcüleri, 10 maddelik bir taslak metin açıklamasında bulundular.
Taslağın, örgütün İmralı’daki lideri tarafından kaleme alındığı iddia ediliyor.  Yani bir anlamda PKK terör örgütü, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ ne söz konusu metinde yer alan maddeleri dayatıyor.
İktidar, taslak metin üzerinde yer alan maddeleri kabul etmiş olmalı ki, metin açıklaması birlikte yapıldı.
Burada 10 maddelik metnin içeriğinden bahsetmeyeceğiz.  Bizi asıl ilgilendiren, satır aralarına gizlenmiş olan, “Ortak Vatan” cümlesinin yer aldığı taslağın 9. Maddesidir. Şimdi bu 9. Maddeye bir göz atalım;
Madde 9: Demokratik cumhuriyet, ortak vatan ve milletin demokratik ölçütlerle tanımlanması,  çoğulcu demokratik sistem içerisinde yasal ve anayasal güvencelere kavuşturulması.
Merak edip “Ortak” kelimesini Türk Dil Kurumu’ndan araştırdık ve şöyle bir tanımla karşılaştık;
Ortak:
1. İsim. Birlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri, şerik, hissedar, partner
2. sıfat.  Birden çok kimse veya nesneyi ilgilendiren, onlara özgü olan, onların katılmasıyla oluşan, müşterek
Demek ki neymiş? “Ortak” demek, bir vatanı ortaklaşa bölüşen, o topraklar üzerinde hissedar olan,  tapuda her bir ortağın ayrı ayrı imzalarının bulunduğu, üst kimliğin ve tek resmi dilin yer almadığı bir cumhuriyet.
Aynı madde de yer alan,  “milletin demokratik ölçütlerle tanımlanması” cümlesi ise, “millet” kavramının, etnik kimlikler doğrultusunda yeniden tarif edilmesi anlamına gelmektedir.
Sonuç:  Adına “çözüm süreci” denilen ve aslında amacının ne olduğu açık seçik belli olan bir süreçte; ülke topraklarının bölünme tehlikesi yaşadığı, iki etnik kimliğin ve iki resmi dilin, hatta ve hatta iki bayrağın yer aldığı, başkanlık sistemini de içeren bir federatif yapıya doğru, son sürat yol aldığımız gerçeği ile karşı karşıya bulunmaktayız.
“ Bu hükümet bize çözüm süreci konusunda hiçbir şey açıklamıyor” diyen ana muhalefet partisine buradan bir selam gönderiyoruz ve diyoruz ki; yüzde 50’ nin cumhuru boşuna 400 milletvekili istemiyor. 400 milletvekili kazanacaklar ve yeni bir anayasa yapacaklar. Çünkü biliyorlar ki yeni bir anayasa yapmadan, yürürlükteki anayasanın ilk üç maddesini değiştiremeyecekler.  Hal böyle olunca da örgüte verilen sözler yerine getirilemeyecek ve tekrar silahlar konuşacak.
Ne diyor Kandildeki terörist? “Bu belgeden bir söz ya da bir maddenin çıkartılması, ya da birbirinden ayrılması olmaz. Belge tek parçadır."
Bu cümlenin anlamı şudur;
“Talebimiz, iki etnik milletin yer aldığı ortak vatandır. Tapu’da bizim de imzamız olmalı, yoksa asla silah bırakmayız!”
Tarihe not düşmek adına bu gerçekleri yazmak istedik.
İnşallah yanılıyoruzdur. Aksi takdirde, Allah sonumuzu hayır etsin!
Tülay Hergünlü
İstanbul, 05 Mart 2015