Akpınar Dergisi 76. Sayısı yayınlandı.  Niğde merkezli Kültür ve Sanat alanında 2016 yılından beri  yayın yapan Akpınar dergisi  76. Sayısında Türkçe konu edildi.
Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden şair yazar  Bahattin Karakoç ve ünlü fotoğrafçı Ara Gürler’de işlendi.
Derginin kurucusu İsmail Özmen önsüzünü yazdı.
Dilimiz üzerine yazılmış eserlere her geçen gün bir yenisi eklenmektedir. Bunların çoğundan haberimiz olmuyor. Bu işlerin içinde olanlar belki de dağıtım meselesini çözmemiş olmamızı mazeret olarak ileri sürülebilir.  Be sebeple tetkik imkânı bulduğumuz bazı  yeni eserlerin hiç olmazsa adlarını ve yazarlarını burada anmayı bir kadirbilirlik olarak değerlendiriyorum.
Tabii ki “Divânü Lügâti’t – Türk” temel sözlüğümüz (1068-1074) Kaşgarlı Mahmut ilk dil bilginlerimizden biri hatta birincisi olduğunu bilerek. Bu sözlükten 60 yıl sonra Harezm Türkçesi için dil malzemesi ihtiva eden Zemahşeri’nin   yazdığı “Mukaddemetü’l – Edeb” adlı eser, Kuman (Kıpçak) Türklerinin  söz varlığı  ve sözlü edebiyat ürünleri ile ilgili derlemelerden oluşan “Codex Cumanicus” (13. Yüzyıl), “Kitabü’l İdrak li lisani’l –Etrak”(14. Yüzyıl) ve devamı TDK  “Türkçe Sözlük”’ün 11. Baskısı,  önsöz, XV. sayfada okunabilir.)
Gelelim günümüze:
Prof. Dr. Günay Karaağaç’ın yazdığı “Türkçenin Dil Bilgisi” adlı kitabı (768 sayfa), Prof. Dr. Ali Akar’ın “Türk Dili Tarihi” adlı eseri. (352 sayfa), Prof. Dr. Fuat Bozkurt’un yazdığı “Türklerin Dili” (684 sayfa), Prof. Dr. Doğan Aksan’ın yazdığı “Her Yönüyle Dil”(Ana çizgileriyle Dilbilim) (162 artı 162 artı 244 toplam 568 sayfa), Prof. Dr. Tuncer Gülensoy. “Barbar Türkler” (Dil, Din, Kültür, Bilim, Sanat, Uygarlık)(494 sayfa), Hasan Celal Güzel editörlüğünde “Yeni Türkiye Dergisi” Türk Dili özel sayısı(1574 sayfa).
Şimdilik birkaç eser ama önümüzde çok geniş bir Türkçe konuşan ülkeler coğrafyası var. Bunun kalbi, atar damarı Türkiye merkezli atıyor. Artık çağ, edebiyat, dil ve terimler meselesini iktisadi ve bilimsel kalkınmanın beraberce yürüdüğü varsayımını bir bilimsel gerçek olarak kabul ediyor.   İktisadi imkânları nasıl en hayati ve zaruri ihtiyaçlardan başlayarak kullanıyorsak, Türkçenin en hayati noktasında, önce  yazım kurallarındaki istikrarı sağlamalıyız. Bu mesele siyasi anlayışlardan önce bilimsel bir hadisedir ve konunun uzmanlarının konuşmaları ve yöneten anlayışları bilgilendirmeleri gerekir.
Halen özel isim sonlarındaki (t) harfi niçin (d) olarak yazılıyor. Terkipli ifadelerden ne fayda bekleniyor? Yetkili birisi bunu ilgililere duyurmalıdır.
Türkçenin kurallarını İstikrara kavuşturmak için bir yerden başlamalıyız diyorum. Bu sayıda güzel yazılar, şiirler bulacaksınız. Eksik var diyorsanız yazıp göndereceksiniz.
 Yine yaprak dökümü, Ben onun şiirlerinden ve sohbetlerinden ayrı bir zevk aldım. Onun mısralarında bir diri atar damar vardır. Gergin bir söyleyiş. Tabii ki kimden bahsettiğimi hemen anladınız. Kıymetli şair ve iyi bir dost Bahattin Karakoç’u (1930/ 17 Ekim 2018) kaybettik. Ona Allah’tan rahmet sevenlerine ve edebiyat dünyamıza başsağlığı diliyorum. İkinci kaybımız Ara Gürler(16 Ağustos 1928/17 Ekim 2018) Kare kare İstanbul’u arşivlemiş ve eski İstanbul’u arayanlar onun arşivine başvuracaklardır. Kıymetli bir foto muhabiri idi. Toprağı bol olsun, Allah Rahmet Eylesin. 
Daha zengin sayılarda buluşmak dileği ile selam ve saygılarımı sunuyorum.
İSMAİL ÖZMEL
 
Editör: TE Bilişim