Ülkeniz sizindir, Türk’lerindir.

Bu ülke, tarihte Türk’tü bugün de Türk’tür

ve sonsuza dek Türk olarak yaşayacaktır.

 

Mustafa Kemal Atatürk

 

 

AKP yöneticilerine Müslüman diyebilir miyiz ?

 

Başka ülkelerin güdümünde, dini kendi hayatlarından tamamen çıkarmış, millî menfaatleri hiçe sayan, ülkesinin ve milletinin bütünlüğüne zarar veren, insanlara zulmeden, ordusunu iftiralarla ve tertiplerle güçsüzleştiren, adaleti, eğitim sistemini, ülkenin kurulu düzenini emperyalist güçlerin projeleri istikametinde alt üst eden, insanları dinden, İslâmdan, polisten, savcıdan, hakimden, devlet adamlarından soğutan, nefret ettiren insanlara Müslüman denilemez !

 

Kişisel ihtiraslarıyla, yolsuzluklar ve sahtecilikler yaparak, dini, güveni, yetkiyi, değerleri istismar ederek, kul haklarını hiçe sayarak, yakınlarını, çocuklarını ve kendilerine sadakat gösterenleri, hukuk veya ahlâk dışında olsalar bile, kollayarak ya da koruyarak, zulmü dolayısıyla adaletsizlikleri sürekli hâle getirenler asla Müslüman olamazlar.

 

 

Milletin çok belirgin niteliklerinden biri de dildir.

Türk milleti’ndenim diyen insan, her şeyden evvel ve mutlaka

Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne,

topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.

 

Mustafa Kemal Atatürk

 

 

ALLAH’ın 99 güzel ismine aykırılıklar içerisinde bulunan, dini aldatma vasıtası haline getiren, Kur’an’ın dışında gezinen bu tür insanların gençlerimize «kininizin davacısı» olun gibi telkinlerinin, kabalıklarının, küfürlerinin yansımaları ; aileler içerisinde, iş yerlerinde, sokaklarda, okullarda, yani eğitim kurumlarında ne gibi olumsuzluklara yol açtığını açık açık ve ibretle izliyoruz !

 

Babalarını, annelerini  ve öğretmenlerini öldüren çocuklar, çocuklarına ve öğrencilerine kurşun yağdıran insanlar, not karşılığında ôğrencilerine tecavüz eden üniversite öğretmenleri din ve ahlâk dışında bulunan AKP yöneticilerinin Türkiye’yi ne gibi olumsuzluklara taşıdıklarını belgelemektedir.

 

Dini sadece rahibe örtüsü türbanın içine sığıştıran, başörtüsünü kadınlarımızın başlarından çıkartan, yozlaşma ve yozlaştırmanın her türlüsünü, devlet imkanlarını kullanarak, şuursuz, çıkarcı medya vasıtasıyla her kötülüğü iyiymiş gibi insanlara yutturan idraksizlik Türkiye’yi bataklığa sürüklüyor !

 

Yüce Peygamberimiz «Vatan sevgisi imandandır» derken AKP yöneticileri biz milliyetçiliği yani ulusalcılığı ayaklarımızın altına aldık diyerek kendi bulundukları din dışı alanın ve Peygamberimize itaatsizliğin portresini çizmektedirler. Avrupa’da asırlardır bir tabir var. Türk’üm dediğiniz zaman sizin Müslüman olduğunuzu söylerler. Bu tespit Türk Milleti’nin şanına dayanmaktadır. 16 Türk adasını Yunanistan’a peşkeş çeken AKP zihniyetinin Türk Deniz Kuvvetlerine niçin darbe vurduğunu anlamamak için aptal olmak gerekir.

 

AKP zihniyeti emperyalist bir projenin ürünüdür!  Türkiye’de Türk Milletinin inançlarını kullanarak iktidara taşınmıştır. Atatürk döneminde kurulan bütün fabrikaları, üretim tesislerini, tarımı, hayvancılığı, ziraati yok etmişlerdir. Onlar fabrika yerine, her birisi tehlike üreten, çöken, çalışmayan, insan öldüren, şüpheli, duvar, tren, tünel vs açılışları yaparak göz boyamaktadırlar.

 

AKP yöneticilerini 11 yıllık iktidar dönemi hep laklaklarla geçti. Ordumuzu adeta iftiralarla, dünyaya rezil ederek, bu konuda ışbirliği yapan emperyalistlerin tabirleriyle kafeslediler. Kabadayılıkta, argo ifadelerde, hakarette, insanların, gazetecilerin, kendilerine karşıt gördükleri insanların ekmekleriyle oynamada ise dünyada eşleri yok ! Haysiyet budamada, kötülükte, zulümde, aşağılamada, yolsuzlukta, sebep oldukları olumsuzluklarda adeta rekor kırıyorlar !

 

Müslümanlık ilimle kazanılır ! İlmi ve bilgisi olmayanın dini olmaz ! Hakedilmeyen ünvan, yetki, makam kişilere yüklenen bir yüktür. Hiçbir değeri yoktur. Hakedilmeden unvan sahibi olmak emperyalizmin bir ülkenin kadrolarını yozlaştırma projelerindendir. Menfaat ilişkileri üzerine kurulan bir devlet çabuk çöker! Rüşvet, yolsuzluk, haksızlık, idraksizlik, sorun üretme, suçlama, hakaret, iftira böyle kadrolarla gelişir!

 

 

«Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden,

eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.»

 

Mustafa Kemal Atatürk

 

 

Bakın İstanbul ne halde ? Adeta tarihi dokuyu, camileri, türbeleri, geçmişi, şehrin güzelliğini ve güvenliğinı, insanlarımızın geleceğini ezen, yok eden aşağılayan teknolojik hassasiyetlerden uzak, kuralsız yapılaşma ve gökdelenler için kaçınız tepki gösterdiniz ? Ey ilim adamı olduklarını söyleyenler neredesiniz ? Neden sesiniz çıkmıyor ?

 

 

Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık

haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.

 

Mustafa Kemal Atatürk

 

İstanbul için bakın bir keşiş Fatih Sultan Mehmet’e ne diyor?

Konstantin kendisini çağırıyor, «şehri Türkler alacaklar mı?» diye soruyor. O da «gördüklerime, okuduklarıma dayanarak, maalesef evet, alacaklar» diyor. Keşiş Fatih’e «beni doğru sözümden dolayı Konstantin hapsetti, işte siz bu şehri alarak sözümü teyit ettiniz» diyor. Fatih Sultan Mehmet : «İstanbul bizim elimizden çıkacak mı» diye soruyor. Keşiş : Bu güzel şehrin düşmanı çoktur. Fakat hale duruma bakarak şehrin uzun zaman  sizin elinizde kalacağını söyleyebilirim. Eğer sizin aranızda  da fesat artar, şahsi menfaat ön planda  düsünülmeye başlanır, elindeki emvali (zenginlikleri, malları, arsaları) yabancılara satanlar çoğalır ve yabancılardan medet umanlar artarsa, o zaman İstanbul sizin elinizden de çıkar» dedi.

Fatih Sultan Mehmet ellerini yukarıya kaldırarak yürekten : Dilerim ki ALLAH’tan ki, bunlar (İstanbul’un varlıklarını satanlar) ALLAH’ın gazabına uğrasınlar» diye dua etti! (1)

 

 

(1) Osmanlılarda fazilet mucadelesi, Tahsin ÜNAL, Nur Yayınları,  Sayfa : 52