1 Mayısın bir hak alma mücadelesi başlangıç günü olduğuna dikkat çeken Ömer Fethi Gürer 1 Mayıs 1886 yılında Amerika İşçi Sendikaları önderliğinde çalışma süreleri ile ilgili eylemlerle başlayan mücadelenin, 1889 yılında tüm Dünyada “ Birlik, Mücadele ve dayanışma “ günü ilan edilmesine vesile olmuştur. Ülkemizde ise 1923 yılında “İşçi Bayramı” ilan edilmiştir. Kimi zaman yasaklanarak, kimi zaman engellenerek kimi zaman kutlanarak kiminde acıları kimide güzellikleri ile 1 Mayıs günümüze ermiştir.1970-80 aralığında büyük katılımlı bayram kutlamaları yapılmıştı. 12 Eylül sonrası tekrar yasaklanan bayram 2009 yılından başlayarak yeniden kutlanır olmuştur. 1 Mayıs özü ve özelliği emek, dayanışma ve hak alma mücadelesi olduğu gerçeği ise hiç değişmemiştir. 1 Mayısı engellemek ve yasaklamak özünde işçi ve emek gerçeğini hiç kavramamış olmakla açıklanabilir. Üreten ve çalışanlar, topluma karşı sorumluluğunu bilen alın teri ile yaşamını kazanan insanlardır. Aş ve iş mücadelesi bir hak alma mücadelesidir. Bu gün emekçilerin yaşamları boyunca üretime verdikleri katkının karşılığı seslerini birlikte duyurma günüdür. Tüm işçilerin çalışanların emekçilerin kardeşçe, dostça, duygularını düşüncelerini bir arada yansıttıkları gündür. Bu günde herkesimin emekçilerin yaşam mücadelesinin durumunu ve koşullarını düşünmesi ve onlar ile üretimin var olduğunu görmesi günüdür. 1 Mayıs kardeşliğin, çalışma yaşamındaki ahengin ve işçilerin üretimden gelen güçlerini yansıma günüdür.1 Mayıs emeğin özgürlüğün dayanışmanın bayramı tüm ulusumuza kutlu olsun.”dedi
Ömer Fethi Gürer sendikalaştırma politikası ile işçilerin örgütlü gücünün yok edildiğini, taşeronlaşma ile sendikasızlaştırmanın sürdüğünü, özelleştirme ile iş alanlarının kapatıldığına da dikkat çekerek öncelikle Sendikalar Yasası değişmesi, ,işçilerin sendikalarda örgütlenmesi önünde engellerinde kaldırılmasını da istedi.