Tarım İl Müdürü Cemil Usanmaz “16 Ekim Dünya Gıda Günü” dolayısıyla bir mesaj yayınladı ve Gıda İsrafını önleme konusunda açıklamar da bulundu.
 İl Müdür USANMAZ yayınladığı mesajda ;"Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından ilk kez 16 Ekim 1945 tarihinde kutlanmaya başlanan Dünya Gıda Günü; günümüzde 150‘den fazla ülke tarafından kutlanmaktadır.
Dünya gıda günü insanlığın temel ihtiyacı olan gıdaya dünyada yaşanan açlığa duyarlılığı tarım ve gıda üretiminin arttırılmasına  ve gıda güvenliğine dikkat çekmektir
Açlığa karşı birlik olmak, devlet ve sivil toplum kuruluşları ve özel sektörün açlık , aşırı yoksulluk ve yetersiz beslenme ile mücadele etmek üzere tüm seviyelerde ortaklık içerisinde çalışması durumunda gerçekleşebilmektedir.
Dünyada maalesef 925 milyon insan açlıkla boğuşmakta her yıl açlıktan 11 milyon dünya çocuğu ölmektedir. Bu açlık ve ölümler dünyanın tarım ve gıda üretiminin azlığından değil üretimin maalesef adaletsiz dağılımdan ileri gelmektedir. Tarım ürünleri insan ve hayvan gıdasının temelini oluşturduğu için stratejik önem taşımakta ve bu nedenle de ulusal bağımsızlığı belirleyen sektörün başında gelmektedir.
Diğer taraftan hatalı ilaç ve gübre kullanımı, genetik olarak değiştirilmiş organizma içeren tohum ve bunların ürünlerinin üretim ve ithalatının kontrolsüz olarak yapılması, hayvansal ve bitkisel ürünlerde kabul edilemez düzeylerde katkı ve kalıntıların bulunması gıda ürünlerinin güvenliğini tehdit etmektedir
Gıda stratejik değer olan bir daldır. Bunun için dikkatli ve tasarruflu kullanılması gerekir. Aşağıda belirtilen uygulamalar hem pratik hem de faydalıdır.      
Gıda israfı engellemenin yolları:
1-Buzdolabına, ıslak sebze meyve koymayın

Meyve ve sebzeleri buzdolabına naylon torbalarda veya saklama kaplarında koyun. Açıkta kalan yiyecekler diriliğini kaybeder ve dolap içinde koku oluşturur. Eğer yıkayarak koyacaksanız, mutlaka kurulayın. Saklama kabının zeminine biriken su, yiyecekleri çürütür.

Mutfaklarda en çok israf olan yiyeceklerden biri de maydanoz, dereotu, taze nane gibi yeşilliklerdir. Bunları alırken küçük demetleri tercih edin. Mutlaka buzdolabında saklayın. Islak bir yeşilliği naylon torba ile buzdolabına koyarsanız birkaç gün içinde yarısı yenmez hale gelir.
Bunun yerine, yeşillikleri kâğıt havluya sararak naylon torbanın içinde buzdolabına koyun. Bu şekilde birkaç gün daha taze kalabilir. Her türlü yiyeceği saklamak için vakumlu saklama kaplarından da yararlanılabilir. Bunlar hava akımını durdurduğu için yiyeceğin taze
kalma süresini uzatır.

2-En fazla iki çeşit sebze alın

Alışveriş yaparken her şeyden önce ihtiyaçtan fazlasını almamaya dikkat edin. Taze tüketilmesi gereken ıspanak, brokoli gibi sebzelerive çilek, dut ve benzeri meyveleri az miktarda alın. Ispanak alırken kuru olanları tercih edin. Islak aldıysanız aynı gün pişirin, hiç bekletmeyin. Dolapta bir gün de kalsa bir kısmı bozulur. Brokoliyi de aldığınız gün sofraya getirin. Brokoli dolapta bekledikçe uçlarındaki minik çiçekler sararmaya başlar, besin değeri de azalır. Özellikle sebze çeşitlerinde karar verirken ailenin damak tadını gözetin. Pek sevilmeyen veya ilk defa deneyeceğiniz bir sebze alacaksanız en az miktarı olsun.
 
3-Bakliyatlar için vakumlu kaplar ideal

Evlerde, doğru saklanmadığı zaman bozulabilen yiyeceklerden biri de bakliyatlar. Kuru fasulye, nohut, pirinç, bulgur gibi kuru gıdalar, bazen fiyatı daha uygun geldiği için toptan alınabiliyor, ancak merkezi sistemle ısınan evlerde tükenmeden böceklenme riski oluşuyor. Her şeyi buzdolabına koyamayacağımıza göre,  bunlar için öneri de azar azar satın almak. Hali hazırda olanlar da vakumlu kaplara konularak saklanabilir. Başka bir yöntem de pişirerek
saklamak. Fasulye veya nohutu düdüklü tencerede pişirip, bir öğünlük paketler halinde derin dondurucuya koyabilirsiniz. Bu şekilde acil durumlarda pratik yemek imkânınız da olur.

4-Haftalık yemek programı yaparak pazara çıkın

Sebze ve meyvelerin en tazesi semt pazarlarında bulunuyor ancak burada da çok alıp tüketememe riski var. Semt pazarından haftalık alışveriş yapacaksanız, yemek planını oluşturup öyle çıkın. Bazen satıcılar hesabı yuvarlak yapmak için isteğinizden fazla vermeye çalışır.
Satıcıyı reddetmek, evde bozulmasından iyidir. Bir defada en fazla iki tür sebze alın. Ispanak, brokoli gibi çabuk bozulabilecek olanları aynı gün veya ertesi gün pişirin. Diğer günlere daha dayanıklı olan pırasa, karnabahar, lahana gibi çeşitleri ayırın. Pırasanın üstünden bir kat aldığınızda alttan taze kalan kısmı çıkar ama israf olmaması için çabuk tüketilmesi gerekir. Haftanın son günlerine bakliyat ve et yemeklerini bırakın.
5-Dondurulmuş gıdalar yerine taze gıdalar alın
 Dondurulmuş gıdaların üretiminde 10 kat daha fazla enerji kullanılmaktadır.
 6-Yerel çiftçi pazarlarını araştırın ve destekleyin:
Size gelecek ürünün yetiştirilmesi ve taşınmasındaki enerjiyi beşte bir oranında azaltırlar.
7- Alabildiğiniz kadar organik gıda alın
Organik gübreler geleneksel gübrelere göre karbondioksiti daha yüksek seviyede yakar ve depolar. Eğer bütün soya fasulyelerini ve mısırları organik olarak üretseydik atmosferden 290 milyar kg karbondioksiti uzaklaştırmış olurduk.
8-Dondurucularınızı sızdırmaz hale getirin
 Dondurucular çok iyi sızdırmazlık sağlandığında en yüksek verimde çalışırlar, bu sayede havayı dondurmak için yoğun bir şekilde çalışmak zorunda kalmazlar. Ortalama bir aile böylece bir miktar CO2′in atmosfere karışmasını engellemiş olur.
9-Yiyeceklerinizi kendi bölgenizden temin edin
Yakın çevrenizdeki yiyeceklerle beslenin, dünyanın bir ucundakilerle değil, sadece çevrenizdeki yiyecekleri yemekle ölmezsiniz. Böyle bu yiyecekler dünyanın diğer uçlarından uçaklarla size taşınmaz. Ortalama bir aile böylece yılda 4 ton CO2′in atmosfere karışmasını engellemiş olur ve iyi bir para tasarrufu yapmış olur." diye konuştu.
 
Editör: TE Bilişim