Doğan Şafak mesajında şu görüşlere yer verdi.
Bugün 21 inci yüzyılın en büyük savaşlarından biri olan Çanakkale Savaşlarının yıl dönümüdür. Çanakkale savaşı; Türk tarihindeki en önemli savaşlardan biridir. Çanakkale Savaşı, Ulusal Kurtuluş Savaşımız kutsal destan savaşlara birer örnektir.
Osmanlı Devleti, 1914-1918 yılları arasındaki Birinci Dünya Savaşı’nda İttifak Devletleri Olan Almanya ve Bulgaristan’ın yanında yer almıştır. İngilizler ve Fransızlar ise, İtilaf Devletleri adı altında bir araya gelmişlerdir. 1. Dünya Savaşı’nı galip bitirmek isteyen İtilaf Devletleri gemileriyle Çanakkale Boğazını geçip İstanbul’u almak niyetindeydiler.
Bu amaçla; İngiltere ve Fransa kendi aralarında anlaşarak 3 Kasım 1914 günü Bozcaada’dan boğaza doğru yaklaştılar. İngilizler ve Fransızlar zayıf Türk savunmasını kolayca susturarak Boğaz’ı geçebileceklerini umuyorlardı. İlk saldırı buradan başlamıştır.
İtilaf Devletleri Rus Çarı II. Nicola’nın Bolşevikler Karşısında zor durumda kalması üzerine Rusya’ya yardım etmek amacıyla Çanakkale Boğazına girmişlerdir.
Ancak; orada “Çanakkale Geçilmez!” diyen Mehmetçik vardı. Denizde aylar süren bu kanlı savaş 18 Mart 1915’te Nusret Mayın Gemisi, düşman gemilerini topa tutarak Çanakkale’nin sularına gömmesi ve düşman gemilerinin geri çekilmesiyle sonuçlanmıştır.
Düşman güçleri bunun üzerine Gelibolu, yarımadasına asker çıkardılar. Savaşçı bir ulus olarak bilinen Anzakları da getiren İngilizler, Mehmetçiğin süngüsü karşısında büyük bir yenilgiye uğradılar.
Mustafa Kemal’in kumanda ettiği ordular, Avustralya’dan, Yeni Zelanda’dan getirilen askerleri Arıburnu, Anafartalar, Conkbayırı cephelerinde yenerek büyük zafer elde ettiler. Bu savaşlar dünyanın en zorlu, en kanlı mücadelesidir. 253.000 askerimiz şehit düşmüştür.
Türk bağımsızlık savaşının temelleri Çanakkale’nin sularında, Conkbayırı’nda, Kocaçimen’de, Anafartalarda atılmıştır.
Osmanlı Devleti’nin artık son günlerinde yapılan bu savaşta Çanakkale savaşlarının unutulmaz kahramanı, Anafartalar Grup Komutanı Mustafa Kemal’in başarısı, kazandığı zaferler ilerde başlayacak Ulusal Kurtuluş Savaşı’mıza temel teşkil etmiştir.
3 Kasım 1914 ve 9 Ocak 1916 tarihleri arasında süren bu savaş Türk Tarihi’nin en şerefli sayfalarını dolduran birer zafer destanıdır.
Mustafa Kemal bu çetin savaşta Türk askerinin kahramanlıklarına tanık olmuş ve hayran kalmıştır. Bağımsızlık Savaşı’nı zaferle sonuçlandırabileceği kanaatini daha o zaman edinmiştir.
Bu topraklar için seve seve ölüme giden şehitlerimiz için “Çanakkale Şehitler Abidesi” dikilmiştir. “Çanakkale Geçilmez” sözü altın harflerle tarih sayfalarına yazılmıştır.
Topraklarımızda; ne aradıklarını, niçin geldiklerini bilmeden ölen düşman askerleri için Atatürk “Topraklarımızda yatan bu askerler bizim konuklarımızdır, rahat uyusunlar” diyerek ne denli hoşgörülü bir komutan olduğunu dünyaya göstermiştir.
Mustafa Kemal, Türk ve dünya kamuoyuna adını duyurmuştur.
Bu olayların kahramanları bizim canımız, bizim cevherimizdir. Biz onların torunlarıyız. Övünelim, iftihar edelim. Çünkü; o cevherin damarından geliyoruz.
Bu zaferin tarihten silinmek istenen bir milletin, bütün yokluk ve imkânsızlıklara rağmen vatanını canı pahasına nasıl savunduğunu göstermesi bakımından da insanlık tarihi içinde özel bir yere sahip olduğunu ifade eder,
Bu duygu ve düşüncelerle;
Bağımsızlığımızı savunmak, yurt topraklarımızı korumak için yapılan savaşların kutsallığının bir kez daha altını çizerken, vatan için yapılanları, verilen canları unutmamak, unutturmamak için Tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarım. Ruhları şad olsun…
