Biz yazılarımızı iyi niyetli insanlara göre yazıyoruz. Fakat içlerinde Türklüğe karşı kin ve nefret besleyenler, milletin birliğini korumaya çalışanları, İslamiyeti sadece kendilerinin tapulu malı sayarak, İslam dışı olmakla suçlayıp kendi siyasi projelerine alan açmaya çalışıyor. Halkı bu kurnaz taktiklerle ikna ediyorlar..
Mesela Büyükşehirler yasasının ülkeyi şehir devletlerine bölme projesinin başlangıcı olduğunu belirtirken 2001 yılında İtalyanlar’ın “Veneto’dan Batı Karadeniz Bölgesi’ne”  sloganlı bisiklet gezisinin arkasından, küreselleşme projesinin “yerel yönetimlere otonomi vermek ve milli hükümetin fonksiyonlarını yerel düzeyde merkezi olmaktan çıkarmak” planı çıktığını hatırlatmıştım. Küreselleşmenin, şehir devletlerine dönüş olduğu AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a 2001 yılında ABD’den gönderilen gizli mektupta belirtiliyordu.
Bartın’a yönelik bisiklet gezisinin sonunda Anadolu’nun Roma dönemindeki şehir devletleri haritası da basın bildirisiyle birlikte dağıtılmıştı..
Basın bildirisinde  “Amacı ulusal devletlerin iç federasyonu (devletler federasyonu) şeklini gerçekleştirmek olan, politik şekilli, Avrupa karakterli bir fenomen geliştiriliyor. Orijinin bulunması, kişinin bölgeler ve devletler üstü bir kimlik kazanması olarak yorumlanıyor ve temelinde kişinin, birçok ülkenin yurttaşıymış gibi düşünülmesi fikrine ulaşılıyor. Sonuçta, en ideal biçimine çoklu kimlik (çok kimlilik) araştırması olarak dönüşüyor, yani tüm insanların tek, aynı büyük genetik kökten geldiği orijinde, bir çeşit uluana ve ulubaba isminde birleşiyor; Adem ve  Havva; ya da Homosapiens, ya da Austrolopitecus” deniliyordu.
***
Şimdi bu metnin, Türkiye’yi federasyona götüren zihniyeti özetlediğini yazdığım için bir yaratık bana  “Hz. Adem ve Hz. Havva’ya inanıyor musun? İlk Türk Allah tarafından özel olarak mı yaratıldı? Öyle ise onun da atası Adem ve Havva değil mi?” gibi zekâ seviyesi düşük sorular soruyor..
İşte halkı da bu basit sorularla yönlendirmeye çalışıyorlar..
Burada yaratığın adı değil, zihniyeti önemli.. Bu zihniyet sahipleri, Hıristiyan Batı’nın, Müslüman bir milletin çocuklarını, kendi milliyetinden ve dininden koparmak için giriştiği şeytani operasyonu görmüyor, bunun yerine Türklüğü küçümsüyor..
Bunlar, aslında İslam dinine de ihanet içindedir. Çünkü Türklük, tarih boyunca olduğu gibi bugün de İslam dünyasının kalkanıdır.. Türk milletinin, Türkiye’nin olmadığı bir dünyada, İslam dünyası ne hale gelirdi?
İşte şimdi, AKP eliyle Türkiye’yi İslam dünyasının içine bir Truva atı gibi konuşlandırarak, bütün enerji kaynaklarını kontrol etmek istiyorlar. Buna karşı ancak milli birlikle ve bağımsızlık fikri ile durulabilir. Yani Türk Milleti’ni birlik içinde tutmak, bugün de İslam dünyasına en büyük hizmettir.
Evet  Kaşgarlı Mahmut gibi benim kanaatim de odur; Allah, Türk Milleti’ni özel olarak yaratmıştır ki yeryüzünde bozgunculuk çıkaranlara engel olsun. Fakat bugün, Libya’da, Suriye’de bozgunculuk çıkaran ABD’ye en büyük hizmeti AKP yönetimi veriyor. Türk Milleti’nin büyük bir kısmı da bu bozgunculuğa oylarıyla ortaklık ediyor.. Üstelik Denizli’deki şehit cenazesinde namazı kıldıran kişi de “Allah bu iktidara zeval vermesin” diye dua ettiriyor.. Libya ve Suriye’de Müslümanları birbirine kırdırdığı için mi?
***
Yukarıda bahsettiğim Paflagonia projesi, Rotary İnternational antetli bir dosyayla tanıtılmıştı. Proje dosyası ile birlikte dağıtılan haritada, Roma dönemi esas alınarak Anadolu’daki federe şehir devletlerinin adları şöyle belirtiliyordu:
“Trakya, Bitinya, Misiya, Lidya, Karya, Likya, Pamfilya, Firikya, Kilikya, Kapadokya, Galatya, Paflagonya, Pont, Ermeniya, Antakya, Mezopotamya.”
İşte Büyükşehir Yasası ile bu projenin temelleri atıldı.. Zaten 1896 tarihli Amerikan Kongresi gizli kararında aynen  “Uluslararası Hıristiyan Komitesince din, mezhep ve milliyetçi özelliklere bakılmaksızın geçici bir Hıristiyan yöneticinin Türkiye’nin başkanı olarak seçilmesini müteakip, Osmanlı İmparatorluğu’nun mevcut bölgelerinin sınırlarla ayrılması, bu bölgelerin Hıristiyan eyaletleri kabul edilip, Hıristiyan gücünün Türkiye Birleşik Devletleri adında toplanması, Utah Eyaleti yönetimi örnek alınarak ve çok eşlilik, kılıçla fethetme gibi dini vaazların ve hareketlerin yasaklanması sağlanacaktır” deniliyordu..
İman edenler, bu projeye direnir..