CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın 2018 yılı bütçe görüşmelerinde, Bakan Eşref Fakıbaba’nın “Vatandaşa ucuz et yedireceğiz” sözüne atıfta bulunarak, Brezilya’dan 25 bin ton et ithal edileceği yönündeki iddiaları gündeme getirdi. Gürer, Ürdünlü bir firmanın Brezilya’dan yüklediği angus etlerini Türkiye’ye getirmek üzere yola çıkardığı yönündeki iddialarıyla ilgili olarak “Yeni bir ithal et olayı mı var” diye sordu. 
 
İTHAL ÜRÜNLER BAKANLIĞI…
 
CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Plan ve Bütçe Komisyonunda, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2018 yılı bütçe görüşmelerinde söz aldı. Gıda, gübre, ilaç tohum ve et gibi hemen hemen heryeşin ithal edilir hale geldiğini belirten Gürer, “ Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na ‘ithal ürünler bakanlığı’ dense yeridir. Mazota gelen zamlar ve enerjiyle yer altı suyu kullanan çiftçiler ciddi anlamda mağdurdur. Çiftçi Kayıt Sistemi’ne dâhil olmayanlar mazot desteği alamadığı için ayrıca daha güç durumdadır. Köyler boşalmaktadır. Yabancıların ve büyük şirketlerin dışında özellikle aile çiftçiliği çok zor durumdadır. Toprağını yabancıya satan köylümüz ya göç etmekte ya da kendi toprağında amele olarak çalışmaktadır. Tarım, planlamadan uzaktır” dedi. 
 
NİĞDE, ÜRETİMDE BİRİNCİ AMA İPARD’DA YOK
 
Niğde ilinin tarım ve hayvancılıktaki plansızlığa somut bir örnek olarak gösterilebileceğini kaydeden Gürer, “Niğde Patates üretiminde birinci, lahana üretiminde ikinci, elma üretiminde üçüncü, fasulye üretiminde dördüncü ama IPARD dışı bırakılmıştır. IPARD 2 de başlamıştır ama Bakanın benim yazılı soruma verdiği yanıtta bundan sonra kesinlikle IPARD için yeni bir il alınmayacağını belirtmişti. Üretici ürettiği değere ürününü satamazken tüketici ise pahalı ürünü almaktadır, ithale teslim, tarım simsarlarının kontrolünde satışa sunulmaktadır” diye konuştu. 
 
ET İTHALATINA 156.6 MİLYON DOLAR GİTTİ..
 
Türkiye’de hayvancılıkta da büyük sorunların yaşandığına dikkat çeken CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, son iki yıl içinde gerçekleşen et ve gübre ithalatının rakamsal boyutlarından örnekler verdi. Gürer, “2015 yılından bu yıl ağustos ayına kadar yurt dışından 156 milyon 669 bin 724 dolar değerinde 27 milyon 197 bin 699 kilo et ithal edilmesi düşündürücüdür. Yurt dışından aynı dönemde ithal edilen gübre de 12 milyar 881 mil yon 230 bin 434 kilogram, 3 milyar 434 milyon 197 bin 395 dolar da bu anlamda yurt dışına ödenmiştir. Bu, tarımın bir yerde geldiği durumun anlatımıdır. “Köyleri şehir yapacağız.” derken şehirde hayvan beslemek yasak, köyleri de hayvansız kılmak için mi çalışılmaktadır” şeklinde konuştu. 
 
KÖYLÜ, YOLLARA TAŞ DEĞİL, GEÇİM İÇİN DESTEK İSTİYOR
 
Köylerde tarım ve hayvancılığın bitme noktasına geldiği bir dönemde, hükümetin her yıl köy yollarına taş döşeyip, park yapmakla meşgul olduğunu anlatan Gürer, konuşmasında Karamahmulu köyü muhtarının talebini de dile getirdi. Gürer “Karamahmutlu köyü Muhtarımızı ziyaret ettiğimde dedi ki: “Bize o kadar taş gönderiyorlar ki yol yapacak yer kalmadı. Taşları göndereceklerine her yıl 2 tane inek gönderselerdi köydeki çocuklarımızın göçü engellenir, gençler köyde kalır, köyler boşalmazdı.” Bu bence önemli bir şey çünkü köylere şu anda halı saha ya da taşla yol yapılıyor ama köyde kalan yok, köyler boşalıyor, onun yerine hayvan gönderilirse, çocuklara, genç çiftçilere verilse daha iyi destek olur” ifadesini kullandı.
 
KEŞKE “UCUZ ET” SÖZÜ GERÇEK OLSA AMA..
 
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın “Vatandaşa ucuz et yedireceğiz” şeklindeki sözlerine atıfta bulunan Ömer Fethi Gürer, “Keşke bu söz gerçek olsa. Ama Sayın Bakan, Et ve Süt Kurumunun yeniden açtığı satış noktalarında dahi saat on birlerden sonra dahi et bulunamadı. Siz bu ürünü raf bedeli vermeden, kira ödemeden nasıl marketlere sokacaksınız? Soktunuz diyelim, bir saat te tükendi, nasıl yetiştireceksiniz, ithale mi dayanacaksınız? Söylediğiniz rakamlarla yerli ürünü nasıl yetiştireceksiniz? Satmış olmak için mi satacaksınız? Müslüman kasapların kesmediği etleri yeterince ülkemize girdirdik” dedi. 
 
BREZİLYA’DAN 25 BİN TON ANGUS MU GELİYOR?
 
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, konuşmasında Brezilya’dan Türkiye’ye 25 bin ton angus eti getirileceği yönündeki iddiaları da gündeme getirdi. Gürer, “Son olarak duyduğum kadarıyla, duyumum doğru ise Ürdünlü bir firma Brezilya’dan 25 bin ton angusu yüklemiş, 7-8 Kasımda Bandırma Limanı’na doğru yola çıktığını belirtiyorlar. Bu anlamda değerlendirilecek diğer etler gibi yeni bir ithal et olayı mıdır? Besicilere gerekli destek verilmediği için onlar mağdur durumdadır. Özellikle ithal ete yüklenilmesi bölgedeki besicileri kara kara düşündürmektedir. Yem fiyatlarını düşürmeden, meraları verimli kılmadan hayvancılığın yeniden gelişimini sağlamak da verilen desteklere rağmen, gerçek olmamıştır” diye konuştu. 
 
LAHANA, PANCAR VE PATATES ÜRETİCİSİ PERİŞAN OLDU
 
CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, lahana, pancar ve patates üreticilerinin yaşadığı sorunlara da dikkat çekti. Gürer, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’ya hitaben, “Bakan olduğunuzda teşvikler ve desteklerle ilgili kamuoyuna yaptığınız açıklama gerçeğin ifadesidir. Bu anlamda, Niğde bölgesindeki duruma da kısaca değinmek istiyorum. Lahananın tanesi geçen yıl 2 liraydı, bu yıl 1 liradan alıcı bulamıyor. Çiftçi borç batağı içinde çiftçi. Lahananın kamyonu 4 milyar lira tutuyor ama İstanbul’a mazot parası 600 bin lira. Bunun yanında, şeker pancarına gelecek olursak, geçen yıl kotasını doldurmadığı için ceza yazılan çiftçiler bu yıl kotası doldu bu kez de fazla üretmenin cezasını çekiyorlar. A kotada 210 liraya alınan ürün ne yazık ki C kotada 110 liraya alınıyor. Bu yönden de çiftçi mağdur. Bu anlamda kotanın da artırılması gerekiyor. Patates çiftçisi de bu yıl yine maliyetine ürününü zor satıyor, bu anlamda yurt dışı desteğinin sağlanması gerekiyor. Ayrıca, enerjiyle sulama suyu kullandıkları için tarımda kullanılan enerjinin sulama suyundaki maliyetleriyle ilgili de çiftçilere devlet desteği sağlanmalı” şeklinde konuştu. 
 
CHP Milletvekili Gürer, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Hibe ve teşviklerin dışında, GDO’lu yemlerin ülkemize girişi ağustos ayında izin verildi. Bunların içeriği incelenemiyor. Ne yediğimiz belli değil. Denetimi konusunda söylediğiniz sözlere rağmen, Tarım Bakanlığına ait denetim yapan kişileri nüfusa oranladığınızda mevcut kadroyla bunu yapabilme olanağı ve şansınız yok. Ayrıca, merdiven altı dediğimiz üretim Türkiye’de çok yaygınlaşıyor. Toplulaştırmayla ilgili de son bir söz söyleyeyim. Şu anda mahkemelerdeki dava dosyalarına bakarsak o konuda da ne kadar sorun olduğunu görürüz.”
 
 
 
Editör: TE Bilişim