Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, eylül ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının 3 buçuk kata ulaştığını bildirdi. Bayraktar, Bu sezon ihracatçı ve tüccarlar aynı sıkıntıyı yaşamamak için ihtiyaçları kadar elma alıyorlar, bu da fiyatların düşük oluşmasına neden oluyor. Piyasadaki bu tedirginliği kaldırmak için üreticilerimize depo desteği verilmelidir.

“Yeni sezon ürünlerin çıkması ve fiyatların geçen sene depoya alınan ürünlere oranla hesaplanması fiyat düşüklüğüne sebep olmaktadır diyen Bayraktar; “Elmada üretici fiyatları yeni sezonda, geçen dönemin ortalama fiyatlarından düşük seyretmektedir. Fiyatın düşük seyretmesinin en önemli nedeni, geçen yıl pandemiden dolayı getirilen kısıtlamalar nedeniyle elma alan tüccar ve ihracatçılar ellerinde kalan elmaları düşük fiyattan meyve suyu fabrikalarına satmak zorunda kaldı. Bu sezon ihracatçı ve tüccarlar aynı sıkıntıyı yaşamamak için ihtiyaçları kadar elma alıyorlar, bu da fiyatların düşük oluşmasına neden oluyor. Piyasadaki bu tedirginliği kaldırmak için üreticilerimize depo desteği verilmelidir. Ayrıca daha fazla milli gelir elde edilmesi adına ortalama 225 bin ton olan elma ihracat miktarımızı artırmak için ihracat desteği sağlanmalıdır” dedi.

Kuru soğanda kışlık ürünlerin hasadı başladı. Rekoltenin artması ve talebin de yavaş olmasına bağlı olarak pazarlama sorunları fiyatlarda düşüşe yol açtı. Bir önceki yıl ihracatın kapatılmasıyla yaşanan pazar kaybı tüccar alımlarını etkiledi. Üreticide soğan fiyatları düşük seyretti. Yaklaşık kilogram maliyeti 1 lira civarında olan soğanda, hasadın yoğunlaşmasıyla birlikte fiyatlar 62 kuruş seviyesine kadar indi ve ürünler tarlada bekliyor. Üreticilerimiz kuru soğanı tarladan toplatacak işçilik maliyetini bile karşılayacak durumda değil. Fiyat istikrarı için kuru soğanda ivedi olarak geçen yıl olduğu gibi TMO alım yaparak müdahale etmelidir. Belediyeler ile kamu kurumları alım konusunda harekete geçmelidir.

“Gübre Fiyatları Beklenenin Çok Üzerinde Astronomik Hızla Artıyor”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımsal üretimin en önemli girdilerinden olan gübrede son dönemlerde yaşanan ve üreticiyi ciddi anlamda olumsuz etkileyen fiyat artışları konusunda da açıklama yaptı. “Üretici önünü göremiyor, başta gübre olmak üzere adeta füze gibi yükselen girdi fiyatlarını endişeyle izliyor. Acil tedbirler alınmalı!” diyen Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“24 Eylül 2021 tarihinde yapılan zamlarla azotlu gübre fiyatlarında önemli artışlar yaşandı. Amonyum sülfat gübresinde yüzde 21 artış olurken, amonyum nitrat gübresi yüzde 16 ve üre gübresi yüzde 14 arttı. Aynı tarihte DAP gübresi yüzde 3 ve 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 2 oranında arttı. Böylece son bir yıllık artış DAP gübresinde yüzde 146 ve üre gübresinde yüzde 145 olurken, amonyum sülfat gübresinde yüzde 157’lik, amonyum nitrat gübresinde yüzde 135’lik ve 20.20.0 gübresinde yüzde 117’lik bir artış yaşandı. Yeni üretim sezonuna hazırlanan ve kuraklık endişesi taşıyan üreticilerimiz önünü göremiyor. Bu artışların devam etmesi halinde nasıl bir üretim yapacağını kestiremiyor. Kuraklıktan dolayı rekolte kayıpları yaşayan, geliri azalan ve borcunu borçla kapatıp yeni kredi alamayan çiftçi bu fiyatlarla gübre alamaz ve gübre kullanamazsa verimde ve kalitede kayıplar meydana gelecek, bitkisel üretim düşecek, bu üretimi hammadde olarak kullanan hayvancılık sektörü de bundan darbe yiyecektir.”

“Acilen önlem alınmazsa tarımsal üretimde düşüş kaçınılmazdır”

Bayraktar, “Bakanlığımızın verilerine göre, yapılan çalışmalarda usulüne uygun gübrelemenin bitkisel üretimdeki artışa etkisi yüzde 50 ile yüzde 100 arasında değişmektedir” dedi. Bayraktar açıklamasına şöyle devam etti:

“Türkiye’de saf madde olarak gübre kullanımı 2,2 milyon tondur. Bu miktar 3 buçuk milyon ton civarında olan potansiyel ihtiyacın altında kalıyor. Dolayısıyla ülkemizde üreticilerimizin gübre kullanımı zaten yetersiz düzeydedir. Bu duruma bir de astronomik fiyat artışları eklenince, yeterli gübre kullanılamaması sonucu, üretim düşüklüğü sebebiyle yeterli arz sağlanamayacaktır.

Bu yaşananlara son yıllarda etkisi giderek artan tarımsal kuraklıkta eklenince verimde ve üretimde sert düşüşler görülecek. Üretimi düşen üreticimiz zarar edecek, ürün fiyatlarında artış olacak, tüketiciler de yüksek fiyattan ürün tüketmek zorunda kalacaktır. Bu da ülke ekonomisine daha yüksek enflasyon olarak geri dönecektir.

Yurtdışı fiyatlarının ve döviz kurlarının yüksekliği bahane edilerek üreticiye yüksek fiyatla gübre satmak, düşen talep nedeniyle gübre ithalatçılarını ve üreticilerini de vuracaktır. Bu nedenle ithalatçı ve üreticiler de ellerini taşın altına sokmalıdır.

Üretimi devam ettirebilmek için devletimizin de en kısa sürede tarımsal girdi fiyatlarını düşürecek tedbirleri alması an itibariyle en önemli konuların başında geliyor.”

Bor Karma Deri  OSB'den Arsa İhale İlanı Bor Karma Deri OSB'den Arsa İhale İlanı

Editör: TE Bilişim