F.A.T.İ.H’le Bilişim Teknolojilerinin fethine , çıkanlar eğitimin acil sorunlarını çözmeyip saklamak istiyorlar.
 
KESK’e bağlı Eğitim-Sen Niğde İl Temsilcisi Göksel Rıza Özkan yaptığı basın açıklamasında AKP Hükümetinin popülist eğitim politikalarını eleştirdi.
 
     Basında yer alan FATİH projesi ile ilgili göz boyayıcı haberler kapsamında AKP’nin popülist politikalarının eğitim hizmetinde geldiği boyut açıkça ortaya çıkmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı’nın işbirliği ile gerçekleşen Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (Fatih) Projesi ile 3 yıl içerisinde 614 bin 364 diz üstü bilgisayar ve projeksiyon cihazı ile 38 bin 688 çok amaçlı fotokopi makinesi ve akıllı tahta, 40 bin okulda öğrenci ve öğretmenlerle buluşacağı açıklanmıştır. Ayrıca Başbakan yaptığı konuşmada 300 bin derslik yapma “talimatı” vererek salondakilerden yine alkış almayı başarmıştır. 
         1.5 milyar TL’ye mal olacak ifade edilen akıllı sınıf projeleri ile “öğretmenlerimiz tebeşir tozu yutmaktan kurtulacağı”, okullarda “İnteraktif eğitim öğretim sürecinin” başlatılacağı iddia edilmektedir. Oysa okullarda tebeşir tozu yutan öğretmen sayısı ihtiyacın çok altındadır ve 350 bini aşkın işsiz öğretmen kadrolu olarak atanmayı beklemektedir. Resmi açıklamalar bile öğretmen açıklarının 140 binin üzerinde olduğunu göstermektedir. Bunlara ek olarak okul sayısının yetersizliği, derslik açıkları, kalabalık sınıf mevcutları, ikili eğitim, birleştirilmiş sınıf ve taşımalı eğitim uygulamaları nedeniyle eğitim sisteminin düzenli ve sağlıklı işlemesi sağlanamamaktadır.  
          Sendikamız Eğitim Sen Genel Merkezinin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla açıkladığı kapsamlı araştırma raporumuzda Her iki okuldan birinde her tür fiziksel (sıra, sandalye, ders araç gereci, teknik donanım, atölye ve salon eksikliği) donanım eksikliğine rastlandığı ifade edilmiştir. Atölye ve laboratuar ile spor alanı/salonu eksiklikleri de yine tüm okul türlerinde ciddi eksiklikler bulunmaktadır. 
         Eğitime bütçeden yeterli pay ayrılmaması ve okullara gönderilen yetersiz ödenekler fiziki donanım eksikliklerinin her geçen yıl artmasına neden olmuştur. Yıllardır okullar kendi yağıyla kavrulmak, öğretmenler veliyle para ilişkisine girmek zorunda kalmaktadır. Araştırmaya göre Türkiye’deki okulların %78’i ödenek (yakacak, elektrik, su ödeneği) sıkıntısı çekmektedir. İlköğretim okullarına bu konuda neredeyse hiç destek olunmamakta, okullar giderlerinin önemli bir bölümünü okulların ticari girişimlerinden (okul bahçelerini otopark yapmak, yaz aylarında sınıfları kurs vb için kiralamak gibi) ve öğrenci velilerinden kırka yakın kalemde alınan paralarla sağlamaktadır. 
          Okullarda fiziki donanım ve altyapı sorunlarının çözümü noktasına bugüne kadar kalıcı çözümler üreten adımlar atılmamış, geçici iyileştirmelerle sorunlar çözülmeye çalışılmıştır. Bugüne kadar okullara yeterli ödenek, eğitime ihtiyaçları karşılayacak kadar bütçe payı ayırmayan bir hükümetin birden bire Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) adı altında bir “çılgın proje” ile kaşımıza çıkması ve sanki sihirli bir dokunuşla eğitimin birikmiş sorunlarına birdenbire çözüm bulacakmış gibi hareket etmesi samimi olmadığı gibi, inandırıcı da değildir. 
          Eğitimde yaşanan sorunların ciddiyetinin farkında olanlara düşen her şeyden önce ciddiyet ve inandırıcılık olmalıdır. İlk bakışta oldukça etkileyici gibi görünen söz konusu projenin, eğitim sistemini kuşatan sayısız sorun çözüm beklerken ortaya atılmış olması dikkat çekicidir. AKP Hükümeti 8 yılı aşkın bir süredir iktidarda olmasına rağmen eğitimin yapısal sorunlarına kalıcı çözümler geliştirmemiş, genel seçimlere yedi ay kala toplumun çeşitli kesimlerinin oylarını alabilmek için sağa sola “mavi boncuk” dağıtırken, eğitimin payına söz konusu mavi boncuklardan “FATİH” projesi düşmüştür. İçeriğinden bağımsız olarak belirlenen projenin adı bile bu projenin resmen bir “Şov malzemesi” olduğunu göstermektedir. 
          Eğitime ayrılan bütçen ve okulların temel ihtiyaçları için ayrılan ödeneklerin yetersizliği, öğretmen açıkları, ilköğretimde okul sayısının artması gerekirken azalması, okulöncesi, ilköğretim ve ortaöğretimdeki derslik açıkları, kalabalık sınıf mevcutları, ikili eğitim, birleştirilmiş sınıf ve taşımalı eğitim, okulların fiziki donanım ve altyapı sorunları vb gibi temel sorunlara çözüm üretmeden, bu doğrultuda somut adımlar atılmadan yaşanan sorunların üstesinden gelmek mümkün değildir. 
           Bize göre FATİH projesi, içeriğinden ve sunuluş tarzından da anlaşılacağı gibi, bir seçim yatırımıdır. Hükümet bu tür hamlelerle halkı beklenti içine sokmayı bırakmalı, eğitimin acil çözüm bekleyen sorunlarına çözüm üretmek için somut, planlı ve uygulanabilir adımlar atmalıdır.
 
Editör: TE Bilişim