2002 Ekim... Apo’nun idamı müebbete çevrildi. “AB’nin yolu Diyarbakır’dan geçer” denildi. AB’nin merkezi Brüksel’de Kürdistan Ulusal Parlamentosu açıldı. Milli maç yaptık.



2003 Ekim...

AB’ye uyum çerçevesinde Kürtçe kursları açıldı. İsviçre soykırımı tanıdı. Milli maç yaptık.



*

2004 Ekim...

Avrupa Parlamentosu, önce Leyla Zana’ya Sakharov Ödülü verdi, sonra Ermeni Soykırım Kongresi’ne ev sahipliği yaptı. Milli maç yaptık.



*

2005 Ekim...

“Ermenileri şakır şakır katlettik, Kürtleri öldürdük” diyen Orhan Pamuk, Almanya’dan Barış Ödülü aldı. Arjantin soykırımı tanıdı. İngiltere Prensi Charles, Türkiye’ye geldi. Milli maç yaptık.



*

2006 Ekim...

Orhan Pamuk, Nobel aldı. Fransa, soykırım yok diyeni içeri tıkan yasa çıkardı. İngiltere Kraliçesi’nin Türkiye’ye geleceği ve daha önce Suudi Kralı’nın madalya taktığı sayın cumhurbaşkanımıza şövalye nişanı takacağı açıklandı. (Taktı.) Milli maç yaptık.



*

2007 Ekim...

DTP Kongresi’nde “Türk denmesin, Türkiyeli densin” dendi. ABD Ohio soykırımı tanıyan 36’ncı eyalet oldu, Türkiye oha falan oldu. Orhan Pamuk, Nobel’den aldığı parayla ABD’de ev aldı. Maliye Bakanımızın İngiliz vatandaşı olduğu ortaya çıktı. Atatürk’e benzetilen Kevın Kostnır, Çankaya Köşkü’nde 29 Ekim Balosu’na katıldı, Corc Kuluni’ye benzeyen sayın cumhurbaşkanımızla tanıştı, Atatürk’le tanışmak için Anıtkabir’e gitti, vefat ettiğini öğrendi, “Türkiye seninle gurur duyuyor” sloganlarıyla omuzlara alındı. Milli maç yaptık.



*

2008 Ekim...

Ahmet Türk “Kürtler soykırıma uğradı” dedi. Türkiye’nin onur konuğu olduğu Frankfurt Kitap Fuarı’na Türkiye’nin yarısını Kürdistan olarak gösteren harita asıldı. Atatürk’ü sarhoş, dinsiz, aciz gösteren Mustafa filmi vizyona girdi. Milli maç yaptık.



*

2009 Ekim...

Kürt açılımı yaptık. Sonra, Habur’da teslim’iyet töreni yaptık. THY reklamından cukkayı kapan Kevın’ın açılımı desteklediği ilan edildi. Ancak, “Cukkayı kaptığım doğru ama, açılımdan haberim yok” dediği için, şerefsiz ilan edildi. Ermeni açılımı yaptık. Ermenistan’la milli maç yaptık, ev sahibi Bursa’yı faşist ve ırkçı ilan edip, Azerbaycan bayrağını yasakladık.



*

2010 Ekim...

Apo’yla müzakere halindeyiz; “Siz G3’leri bırakın, bana 3G verin” dedi, cep telefonu istedi. Murat Karayılan, Kandil’de basın toplantısı yaptı. AKP’yle BDP anayasanın değiştirilmesi hususunda uzlaştı. Cemaatin kitabını yazan polis şefi, teröristlikten içeri tıkıldı, Fethullah Hoca çiftliğine çağırdığı gazetecilere kol saati taktı. Atatürk’ün yatı Savarona basıldı, keraneye döndüğü ortaya çıktı. İngiltere Kraliyet Enstitüsü Chatham House, Kraliçe’nin şövalye nişanı taktığı sayın cumhurbaşkanımıza onur ödülü takacak. Milli maçımız var.



*

Ekim’ler böyle... Ya, hasat?



*

Onu da YÖK Başkanımız açıkladı, “Dışardan domates tohumu geliyor, içine öyle bi genetik mekanizma yerleştirirler, 20 sene içinde biteriz, milletimizin neslini yok edebilirler” dedi.



*

Aman diim ha...

Domates ekimine dikkat!

Maazallah, salça oluruz valla.