Yufka ekmek günümüzde olsada yesek noktasına geldi. Ancak bu ekmeğinde 1945 yılında tüketiminin azalması için girişimler vardı.
 
1945 yılında Dr Abdurrahman Kamar,  der ki ‘Buğdayın cinsine göre 100 kilo undan 155 ile 170 kilo arasında hamur yapılır. Bundan da 120 kilo ile 140 kilo ekmek elde edilir. Ekmeğin yapılmasında ılık su un ve maya kullanılır. Mayalı ekmekler gıda ve hazım bakımından mayasız ekmeklere tercih edilir. Niğdemizde eski ve kötü adetlerinden biride güz mevsiminde kışlık için yapılan mayasız yufka ekmeğidir. Her evde sonbaharda en çok düşünülen mesele kış ekmeğidir. Yufka ekmek zamanı yani sonbahar gelince yedişer, sekizer kadından mürekkep köylü kadınları takım takım şehire gelirler ve ekmek yapacak evlere giderler. Bu kadınlar ikişer üçer gün her aile nezdinde çalışarak ev gezerler bu hal bir buçuk iki ay sürer. Bu zavallı kadınlar takriben iki ay muntazam istirahat ve uykudan mahrum kalırlar. Ancak onlar oturdukları yerde yahut rast geldikleri ot ve saman üzerinde bir kaç saat uykuya imkân bulurlar. Beş on lira kazanmak için perişan ve sefil olurlar. Yorgunluk ve sefaletten hastalanırlar. Ekmek yapılan evlerde ise vaziyet daha fenadır. Her taraf un, toz ve toprak içinde kalır. Evdekilerin rahatı yoktur. Çünkü bütün ev, büyüklü küçüklü yufka ekmeği seferberliğine atılmıştır. Geceli gündüzlü mütemadiyen çalışmaya uykusuz kalmaya mahkûmdurlar. Bu yüzden kadınlar ekseriyet hastalanırlar. Yorgunluk ve sefalet neticesi Bronşit ve zatürreeden ölenler de tesadüf değildir.İş bakımından bu kadar azaplı ev iktisadiyatı itibari ile o kadar külfetli olan, hastalıklara ve bazen ölümle neticelenen vakalara sebep olan yufka ekmeği sıhhi bakımdan mayalı ekmeklere nazaran daha fena ve gıda itibari ile kıymetsizdir.Yufka ekmeğinin mahzurları şöylece tespit edebiliriz.
 
1-Ekmekler saç üzerinde iyi pişmiyor. Yalnız tekerleğin orta kısmı biraz kızarıyor, kenarlar çiğ kalıyor.
 
2-Ekmekler mayasız olduğundan ve iyi pişmediği için mideye zorluk veriyor, ağırlığı ve hazımsızlığa sebep oluyor. Uzun yıllar yufka ekmeği yiyenlerin ‘Mide büyümesi’ hastalığı görülüyor.
 
3- Mayasız neticesi vitaminsiz ve az kızardığı için az gıdalı bir ekmek oluyor.
 
4-Bu ekmekler direk halinde bir biri üzerine istif edilerek odalara konuyor.
Milyon ve milyarlarca mikrop oturması neticesinde hastalık yatağı oluyor.
 
5- Bu ekmek imali daha masraflı olduğu gibi kuru gevrek ince oluşu dolayısıyla bir yerden bir yere alınarak ufalanıyor parçalanıyor ve bu parçalanan kısımlar telef oluyor.
 
6- İlkçağlarda ait olan yufka ekmeği bu asrın medeni hayatı ile tamamen uygunsuz ve zıt bir tagaddi vasıtadır. Bu ekmek tağadiye devam etmek münevverleri bol bir memleket olan Niğde’mize yar ve ağyar karşısında küçük düşürmektir.Bundan dolayı arkadaşlar binlerce yıl evvel yaşamış ilk çağ insanının yediği yufka ekmeğini terk etmek sıhhi ,içtimai,iktisadi ve medeni bir ödevimizdir. Bu kötü adetten kısa zamanda vazgeçelim”