Dışişleri Bakanlığında görevli diplomat dostlarımla sık sık bir araya gelip sohbet ederim. Türk diplomatların iç siyasete ve buna bağlı gelişmelere bakış tarzları çok farklıdır. Biz, günlük kısır çekişme ve kavgalara dalıp giderken onların dünyada olanlara farklı bakışlarından istifade etmeye çalışırım.
Bizim diplomatlarımızın en temel özelliği de çok ketum olmalarıdır. Hele yanlarında bir de dostları da olsa muhalif gazete yazarı varsa. Yine böyle bir sohbet ortamında Kurban Bayramı’nda Dışişleri Bakanlığında Ahmet Davutoğlu ile yapılan bayramlaşmadan bahis açıldı. Kimler vardı, kimler yoktu derken, “Dışişleri Bakanlığında görevli 2’nci katip düzeyinde ABD’li diplomatın da Kurban bayramında Bakanlığa gelip Davutoğlu ile bayramlaştığını” dinledim. Dışişleri Bakanlığında çalışan ABD’li diplomatın eşi de Türk’müş. Görevi de ABD elçiliği ile irtibat kurmakmış. Dahasını öğrenmek istedim. Kapattılar mevzuyu, “gerisini bizim resmi kaynaklara sor” dediler.
Dışişleri Bakanlığında çalışan ABD’li diplomat kim? Görevleri neler?.. Nasıl oluyor da bir Amerikalı bizim Dışişleri Bakanlığımızda görev yapıyor?…
Bu sorulara yanıt almak için Dışişleri kaynaklarına başvurdum. ABD’li diplomatın ismini açıklayamayacaklarını, ABD Büyükelçiliğine sormamı tavsiye ettiler. Sistem böyle işliyormuş!.. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından aldığım resmi formattaki yanıtı aktarayım sizlere;
“Çeşitli ülkelerde diplomat değişimi gibi programlarımız var. Ve büyükelçiliklerine atanan memurlar önce bakanlığımızda bir ile üç ay arasında değişen sürelerde staj yapıyorlar. Bu, böylece bir karşılıklı güven gösteri işareti olmanın dışında bu kişinin Türkiye’ye geldiğinde birebir muhatap olacağı kurumun da muhataplarını tanıma, çalışma düzenini biraz daha iyi anlama şeklinde de bazı yararları da var. Keza aynı şekilde bizim diplomatlarımız da bütün bu ülkelerin Dışişleri Bakanlıklarında aynı staj imkânına sahipler.
Her ülkenin ilk bakanlığa geçen genç diplomatlarının birbirlerinin diplomasi akademilerinde belirli sürelerle eğitim görmeleri de bu çerçevede var. Bu da Afrika ülkelerinden tutun Batı Avrupa’ya kadar birçok ülkede var. Ve Türkiye’nin de kendi akademisinde bu çerçevede eğitim gören birçok yabancı diplomat var. Bakanlığın uygun göreceği bir dairede onun gene uygun göreceği limitasyonlar çerçevesinde bir çalışması söz konusu olabiliyor.
Gayet doğal bir şeydir. Bütün ülkeler bunu yaparlar. Bu çok yerleşik bir uygulamadır. Dost ülkeler arasında bu nevi diplomat değişim programları vardır.”
Dışişlerinden verilen bilgiye göre; 14 ülke ile diplomat değişimi anlaşmamız var. ABD Dışişleri Bakanlığı’nda 1’er yıl çalışan stajyer Türk diplomatlar var. “Bugün itibarıyla”da Dışişlerinde staj yapan ABD’li, Azeri ve Kazak toplam 3 yabancı diplomat bulunuyor.
Bu açıklama beni tatmin etmedi. Duyduklarım, bunun rutin ötesi bir çalışma olduğu yönünde. 1 Mart tezkeresi TBMM’de görüşülürken Başbakan Abdullah Gül’ün, Dışişleri Bakanlığından bir Müsteşar yardımcısını ABD Büyükelçiliğine göndererek, anında, dakika dakika canlı yayın yapıldığına şahit olan biriyim. Onun için; bu tip işler bana çok tuhaf geliyor. ABD konsoloslarının bile Türkiye’ye ayar verdiği, iç işlerimize direkt müdahil olduğu bir dönemde gerisini siz düşünün.
Pek sanmıyorum ama; ABD Büyükelçiliği sorularıma yanıt verirse ADSIZ’dan sizlere duyururum.
Pantolona sıkışan gündem
En düşük motorlu taşıt vergisi 537 lira…
Pasaport harcı 131 Lira…
B sınıfı sürücü belgesi 325 Lira oluyor.
Tepeden tırnağa her şeye her gün zam geliyor..
Enflasyon rakamları fırladı gidiyor..
Aylık en yüksek artış giyim ve ayakkabıda olmuş..
Kimsenin umrunda bile değil!..
Domates zam şampiyonu olmuş..
Kimsenin umrunda bile değil!..
Peki, Türkiye’nin en önemli gündem maddesi ne?
Gazete manşetlerine bakarsanız;
“Pantolonda milli mutabakat…”
Kadın milletvekillerinin pantolonla Meclis’e girmeleri konusundaki büyük sorun halledilmiş!..
Cemil Bayık haini her gün tehdit üzerine tehditler sallıyor. Vatandaş, vatan topraklarının parçalanma tehlikesini bile unutmuş geçim derdinden inim inim inliyor.
Ellerimizle seçip Ankara’ya gönderdiğimiz muhalefet ve iktidardaki temsilcilerimiz ülke gündemine pantolondan bakıyor!..
Dahası da var!..
Erkek-kız bir arada kalan üniversite öğrencileri..
Gazete ilanlarında boy boy yer alan günlük kiralık fuhuş yuvalarına ses eden yok.
Neden?..
Maliye Bakanlığı kayıt dışı fuhşu da vergiye bağlayıp, vergi kaçakçılığının önüne geçecekmiş de ondan!..
Zinayı yasallaştıran bir iktidar ve onun apış arası gündemine takılan muhalefet anlayışı..
Seçim öncesi yapılan zamlar ve daha şimdiden AKP’lilerin kapı kapı dolaşıp dağıttıkları erzak paketleri..
Bu arada türbanın ardına takılan muhafazakarlık dümenleri..
İnanın bana!.. Bazen, bu ülkede yaşamaktan canım çok sıkılıyor..