ABD Jeolojik Araştırmalar Dairesi, İstanbul’daki ilçelerin 6 farklı deprem senaryosuna göre sallantı haritasını çıkarmış (http://www.usgs.gov/). Araştırma, şimdiye kadar İstanbul için yapılmış benzer çalışmalardan 600 kat kapsamlı bir deprem haritasını içeriyormuş. Yukarıda gösterilen haritada kırmızı renkli ilçeler, olası depremler için en riskli ilçeler sayılıyor. Yani Bakırköy, Avcılar, Beylikdüzü, Silivri gibi ilçelerimiz en büyük riskli ilçelerimiz olarak belirtiliyor.
Birinci derece deprem kuşağında olan güzel İstanbulumuzda çok büyük sayıda bir konut yapımı ve satımı yapılıyor. Ancak özellikle deprem riski büyük olan söz konusu ilçelerde, konutların yapımı ve satışı sırasında sunulan reklamlarda, olası depremlere karşı konutlarda yapılan hazırlıklar konusunda hiçbir bilgi ve denetim raporu yok. Neden???
Ne yazık ki bu olası depremlere karşı hazırlık raporlarını, konut alımı sırasında halkımızda sormuyor ve öğrenmek istemiyor. Halbuki bu konutlarda yıllarca oturacak ve ailesinin hayatını gözü kapalı olarak bu konutlara emanet edecekler.
Konutların satımı için yapılan tüm reklamlarda, sadece bedel ödemede yapılan kolaylıklar ve indirimler dile getiriliyor. Keşke bunların yanı sıra söz konusu konutların, olası depremlere karşı ne kadar güvenli olduklarını da dile getirebilseler ve belgesel olarak sunabilseler. Böylece deprem güvenliğini de konut satışlarında bir yarışma aracı olarak kullansalar ülkemizin geleceği için çok iyi olacağına inanıyorum.
Bu konutların yapımında ve satımında kredi veren bankalarımızda bu çeşit raporları istemiyor ve yapımcıları da bir denetime mecbur etmiyor. Bu raporlar içinde;
- Konutların yapıldığı zemin hakkında,
- Bu zemine uygun yapılan temeller hakkında,
- Bu zemine uygun bina kalitesi ve kat yüksekliği hakkında,
- Olası depremlere karşı bina konumu ve çevre güvenliği hakkında,
halkımızı aydınlatıcı bilgilerin olmasını isterdim.
Ayrıca kentsel dönüşüm için binlerce yeni konut yapımı da ülkemizin gündeminde. Bu konuda en büyük yapım işini yüklenen TOKİ gibi devlet kurumları da özellikle deprem riski büyük olan yerlerde, yapıp-sattıkları konutlar için de olası deprem risklerine karşı alınan önlemleri içeren raporları halkımıza sunmalıdır.
Değerli arkadaşlar,
Arz talep ilişkisi içinde saygıdeğer halkımızı olası depremlere karşı alınan önlemleri içeren raporları isteyecek şekilde bilinçlendirebilirsek, sanıyorum inşaat şirketleri de gereken hazırlıkları yapmak zorunda kalacaktır. Yani saygıdeğer halkımıza özdenetim hakkını kullanma becerisini anımsatmamız gerekiyor.
Umarım bu uyarımızı; tüm yöneticilerimiz, yerel yönetimlerimiz, ilgili STK’larımız ve saygıdeğer halkımız dikkate alır, olası depremlere karşı gereken hazırlıkları yaparlar. Kazanan güzel ülkemiz olacaktır.
Sevgi ve saygılarımla (30.04.2012).
Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR
NOT:
TRT’ye yedi yılda 2,5 milyar TL verdik (05.03.2012-Sözcü). Elektrik faturalarından TRT payı adıyla kesilen para, her yıl katlandıkça katlandı. Bu ödemelerimizle ayakta duran TRT-1 de yaklaşık 25 yıldır her Pazar günü bir kovboy filmi oynatılır. Dünyada bir başka ülke varmıdır ki en büyük devlet TV sinde her Pazar bir kovboy filmi oynatılsın. Korkarım AB-D emperyalizmi sonunda, Türk milletini de kovboy yapacak galiba. Yani herkes silah sahibi olacak ve silahını erken çeken son sözü söyleyecek. Çünkü yeni hazırlanan Silah Yasa taslağında pompalı tüfek için ruhsat artık 21 yaşındakiler yerine 18 yaşındakilere de verilecekmiş. Ayrıca ARMAĞAN SİLAHkavramı ile birileri silaha kavuşturulacakmış. Silah kaçakçılarına gün doğdu. Yıllardır bireysel silahlanmaya karşı mücadele veren UMUT VAKFI’nın (http://www.umut.org.tr) emeklerine yazık oluyor.
