Bülent Arınç’ın dağ manifestosu epey yankı yaptı. Daha da yapacağa benziyor. Belki de bu yüzden onun tarafından söylendi.
Bülent Arınç’ın manifesto mu desem, aforizma mı desem fıkra mı desem, bütün sözleri zaten hep büyük yankılar yapar ve ne hoş bir tesadüftür ki hepsinde bir kadın figürü veya bunu çağrıştıran bir şey vardır. 
Bülent Arınç eskiden hitabetini takdir ettiğim bir politikacıydı. Şimdi ne oldu da böyle oldu? Galiba gömleği değiştirdikten sonra böyle oldu. Abdullah Öcalan’ın da karanlık dönemleri olabilirmiş, Diyarbakır Cezaevi’nde bir kıza gayriinsani şeyler yapılmış... Ayrıca, Abdullah Öcalan vaktiyle namaz da kılarmış, Durmuş Yılmaz da kılarmış, adını şimdi hatırlayamadığım bir iş adamı da kılarmış. Durmuş Yılmaz’ı Merkez Bankası Başkanı’yken çok takdir etmiştim. Herkesin beğendiği bir başkandı. Yani kıldığı namazın hakkını veriyordu. Ya Öcalan? Kaç bin asker öldürdü, kaç bin öğretmen, doktor, mühendis öldürdü? Kaç yüz okul yaktı, şantiye bombaladı? Öcalan vaktiyle namaz kılmış... Allah Allah... Bu onun vicdanında ve karakterinde hiçbir değişiklik yapmamış. 
Bütün bunların Öcalan’ı serbest bırakmak, ev hapsine çıkarmak, genel af ilan etmek gibi sebeplere dayandığını bilmeyen kalmadı. Çok acemice oyunlar bunlar. Onu çıkaracaksınız da ne olacak? Beri yandan yeni anayasa yapmaya kalkışıyorsunuz, yani hazırlıklar dört koldan ilerliyor. Ama farkında mısınız, yaptığınız yeni belediyeler yasası bile halkın öfkesini çekmeye başladı. İnegöl’de bir köy halkı neredeyse ayaklanmış gibi şikâyette bulunuyordu. Okul gitmiş, sağlık ocağı gitmiş, bütün bu ihtiyaçlar için İnegöl’e gidilecek. Yavaş yavaş yaptığınız bütün bu yasal değişiklikler ve koyduğunuz yasalar halkın gözünde kazanmak istediğiniz itibarı kazandırmayacak size. Tam tersine eleştirilecek ve oy kaybedeceksiniz.


***


Bülent Arınç, kafası kızıp dağa çıksaydı, orada eğitim görseydi, ondan sonra da gene kafası kızıp Halkalı’daki otobüs faciası gibi bir facianın baş aktörü olur muydu? Diyarbakır’daki dershaneye bomba atarak hem sivillerin hem öğrencilerin öldürülmesine sebep olur muydu? Okul yakar mıydı? Öğretmen kaçırır mıydı, doktor kaçırır mıydı, mühendis kaçırır mıydı ve bunlara işkence eder miydi?
Bülent Arınç bundan sonra konuşmalarına, benzetmelerine fıkralarına çok dikkat etmeli. Çünkü ardından bombacılık falan gibi şeyler çıkıyor.


***


Bir de üstelik Bülent Arınç’ın başrolde olduğu kozmik oda tiyatrosu var. Ona suikast yapılacak diye kozmik odaya girildi ve hapisteki bir generalin söylediği gibi Türk Ordusu’nun bütün askeri sırları ortalığa saçıldı.
Biri “kuvvetler ayrılığı var ya” diye başlar ve kuvvetler ayrılığı prensibini eleştirir, biri de dağa çıkmaya kalkışır. Şu “var ya” lafı bana neyi hatırlattı biliyor musunuz, aynı eda ile Başbakan şöyle söylemişti: “Büyük Orta Doğu projesi var ya?.. Genişletilmiş Orta Doğu projesi?..” Başbakan galiba bilmediği ve doğruluğundan emin olmadığı ama söylemek zorunda olduğu konularda böyle yapıyor.