Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu olarak yargılanan midibüs şoförleri Niğdeli Adem Akpınar ve Borlu Durmuş Ozan, bazı görgü tanıkları ile kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve avukatları katıldı. Duruşma sırasında sanık ve mağdurların aileleri arasında gerginlik yaşanmaması için polis ekipleri önlem aldı.
1 inci Ağır Ceza Mahkemesi nde görülen davanın ilk duruşmasında ilk kazayı yapan sürücü Durmuş Ozan, midibüsü olaydan 3 gün önce aldığını ve uzun yola ilk kez çıktığını söyledi. Bu sırada, ölen öğrencilerden Alpay Bahadır Utar ın annesi Seher Utar, "Oğlumu Erciyes Dağı nda kurbanlık koyun olarak doğurmadım. Karar verirken hakim bey kendi çocuklarınız gibi düşünün" dedi. Seher Utar, sanık Durmuş Ozan a "Ş......, konuşurken benim gözüme bak" diye bağırdı. Mahkeme başkanı Ahmet Kalpak, duruşmanın sağlıklı yürütülebilmesi açısından Seher Utar ı duruşmadan çıkardı. Sanık Durmuş Ozan, kız kardeşinin üniversitede okuduğunu anlatırken, "O kazada benim de kız kardeşim olabilirdi. Ölenlerin ailelerine başsağlığı diliyorum. Tahliyemi talep bile edemiyorum" dedi.
Öğrencileri taşıyan midibüsün şoförü Durmuş Ozan, ağlayarak yaptığı savunmasında kazadan dolayı büyük üzüntü duyduğunu söyledi.
Kazaya patlayan frenin neden olduğunu ileri süren Ozan, şunları kaydetti:
"Öğrenciler, Erciyes Kayak Merkezi'ne gitmek için aralarında organizasyon yapmışlar. Ben öğrencileri kayak merkezine getirmek için kilometre başına 1 lira 30 kuruş alacaktım. Niğde'den 30 öğrenci alarak yola çıktım. Öğrenciler kayak merkezinde saat 15.00'e kadar kayak yaptı. Hacılar kapıdan Kent merkezine gitmek için yola çıktık. Sürekli fren yaptığım için balatalar şişti ve fren patladı. Bu yüzden fren tutmadı. 1 kilometre kadar hızlanarak devam ettik. Kazanın olduğu yere gelince boş bahçeyi gördüm en az hasarla kurtulmak için oraya girdim, sonrasını hatırlamıyorum."
Ozan, kazada hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyerek, "O araçta benim kız kardeşim de olabilirdi. Tahliyemi talep etmiyorum, tutukluluğumun devam etmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
İlk kazanın ardından yola savrulan yaralılara ve onlara yardım etmek isteyenlere çarpan midibüsün şoförü Adem Akpınar ise olaydan büyük üzüntü duyduğunu, yaralılara kasten çarpmadığını belirtti.
Akpınar, şöyle devam etti:
"D2 belgem mevcut. Aracı dikkatli ve yavaş sürüyordum. Hacılar'da itfaiye aracını fark ettim. Yol, aydınlatma olmadığı için karanlıktı. Kaza yerinde bir ışık veya uyarı levhası yoktu. Olay yerinde bulunan ambulans ve itfaiyenin tepe lambası yanmıyordu. Farkına varınca frene bastım. Duramadığım için itfaiye aracına vurduğumu fark ettim. Biraz ilerledikten sonra yaralıların yolda olduğunu gördüm. O an aracı durdurmak için çok çalıştım. Araçta 28 yolcu vardı. Yolcular panik olmasın diye onlara bir şey belli etmemeye çalıştım. Yaralı ezdiğimi hatırlamıyorum. Yüce adalete güveniyorum, yaralılara çarpmadım, kasten öldürmedim."ahkeme heyeti, cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasının ardından tanık ifadeleri ve avukatları dinledikten sonra şoförler Ozan ve Akpınar'ın tutukluluk hallerinin devamına ve davanın 9 Haziran'a ertelenmesine karar verdi.
Toplam 9 tanığın dinlendiği davada savcı her iki sanığa Olası kasıt suçundan ayrı ayrı 15 yıldan az olmak üzere ceza verilmesini istedi. Mahkeme heyeti iki sanığın tutukluluklarının devamına karar verirken, olay yerinde keşif yapılması için duruşmayı ertelediM
Olay nasıl olmuştu
21 Aralık 2013'te Erciyes Kayak Merkezi'nden dönen Niğde Üniversitesi öğrencilerini taşıyan Durmuş Ozan'ın kullandığı 51 AR 105 plakalı midibüs, Hacılar ilçesi Erenler Caddesi'nde kontrolden çıkarak yol kenarındaki bir evin duvarına çarpıp, bahçesine girmişti. Arkadan gelen Adem Akpınar yönetimindeki 51 HU 762 plakalı midibüs de yaralılar ile onlara müdahale eden sağlık görevlileri ve vatandaşlara çarpmış, 11 kişinin öldüğü kazada 31 kişi yaralanmıştı.
Önceki haberimiz için aşağıdaki linke tıklayın
Niğde Üniversitesi öğrencileri Kayseri de kaza yaptı : 11 ölü
Editör: TE Bilişim
