Anavarza Kalesine yıllar önce gitmiştim. Bölgenin zengin tarihi dokusunu biliyordum. Turizm adına bölgede değişim olduğunu da düşünüyordum ama bölgeye gittiğimde hayal kırıklığı yaşadım. Çukurova bölgesinin en büyük açık hava müzesi konumundaki alan durumu düşündürücü idi.

Kozan ilçesine 27 kilometre mesafedeki Dilekkaya Köyü ile iç içe olan bölge ineklerin otladığı, tarihi yerlerin ahır dahi yapıldığı, bakımsız harap halde idi. Bu bağlamda Ege illerinin turizm ile konuyu önemsemesi, Gaziantep, Urfa, Mardin gibi illerin son yıllarda açığa çıkan her önemli bulguyu sahiplenmeleri usuma geldi.


Tarihi su kemerleri çevresinde üzerinde çıkan ağaçlar ile adeta yok olma noktasına gelmişti. Hiç mi bu bölgeye herhangi bir hükümetin Bakanı uğrak vermedi. Niğde Bor Bahçeli’de Antik Roma Havuzu çevresinde 100 yıla yaklaşan söğüt ağaçları havuza zarar vereceği gerekçesi ile kökünden kurutulmuştu. Su Kemerleri ise iki yönlü açılması gerçekleştirildi. Bu girişim bir Vali Refik Arslan Öztürk döneminde oldu. 2000 yılının valisi iki yılda Niğde’de önemli tarihi dokuyu kurtarmayı başardı ama iki yıl kalabildi.


On yıl kalsa Niğde Turizmde önemli atılım sağlayabilirdi. Adana Anavarza bölgesini görünce de hem valimizi andım hem yeni Kültür ve Turizm Bakanını, Ömer Çelik Adana’lı bir bakan. Anavarza bölgesine çok hızla el atıp bölge tamamı bir “Arkeo Park” konumuna sözde değil özde ermesini sağlamalıdır. İçinde inekler gezen kimi yerde tarihi yapıların ahır yapıldığı bölgenin tümü hızlı bir temizleme operasyonu ile önce yüzeysel gün ışığına çıkarılması sağlanmalıdır. Kale ulaşımı ve onarımı da sağlanmalıdır. Bölge Çukurova için çok ilgi bulacak bir merkez olmaması için bir neden yoktur. Yüksek kayalıklar üzerinde yer alan ve Kozan ovasını seyreden kalenin bulunduğu bölge kale kadar önemli yerleşmeleri içermektedir. M.Ö 1O yy kadar uzanan bilinen tarihi olan kent Asurlular, Roma, Bizans, Abbasiler, Ramazan oğullarına ev sahipliği yapmıştır. Romalıların kurduğu yönünde bir yaklaşım genel kabul görse de gerçek tarihi yapılacak çok yönlü bilimsel kazılarla daha net ortaya çıkacaktır. Kentin farklılığı üzerine söylenenler içinde Kilikya şenlik ve olimpiyat merkezi olarak tanımlanması yapılarınında o ayrıntıyı sarmalar zenginlikte olacağını akla getirmektedir.


Bizanslılarca onarılan Anavarza kalesinde tüm kenti içine alan 20 burc vardır. Şehre dört kapıdan girilmektedir. Önemli kapılarından sayılan Ala Kapı doğa ile yaşadığı mücadele de yenik düşmek üzere iken kısmen bir kurtarmak çalışma görmüş ama sorunlu durmaktadır. Stadyum ve Tiyatro kalıntıları yer alan bölge kalenin seyir alanı içinde kalmaktadır. Dik yamaç üzerinde 210 metre yükseklikte kale de yer alan kilise 1057 tarihi ile tanımlanmaktadır. Bir bütün olarak bölge ele alınmasını gerektirecek zenginliktedir. Zafer Takı, su kemerleri, mozaikler ve diğer buluntuların yer aldığı bölgede gereken temizleme, düzenleme ve kurtarma çalışmalarına bir an önce geçilmelidir. Efes’ten daha büyük bir kentten söz edilen bölgede çevredeki anlatılara göre yağmur çok yağdığınında yüzey toprağını alıp götürdüğünde dahi antik paraların çıktığı söylendi. Bölge tam bir tarih hazinesi, yapıları değerleri ile ele alındığı anda Adana için çok önemli bir merkezin gereği gibi ilgi görmesi olası olacaktır.


Bilimsel olarak aralarında İstanbul üniversitelerinde bulunduğu inceleme araştırmalar yapılmış olması ünlü gezginlerin yazdıklarında yer vermesi Anavarza Antik Kentinin kurtarılmasına yetmemiş çünkü bölgede yıl boyu sürecek ve tüm boyutları ile ele alınacak bir çalışmaya girişilmemiş. Büyük şehir yasası ile Adana Belediyesi bu bağlamda bir girişimi olur mu? İzmir ve Denizli ile Kartal ilçesi bölgelerdeki bilimsel kazıları ile örnek durumdalar. Adana Büyük Şehir Belediyesi de bir Arkeoloji Müzesi ile böyle bir girişim içinde olabilir. Turizm ve Kültür Bakanı Ömer Çelik Adanalı olarak bu bağlamda duyarlı davranış bir an önce Anavarza Antik Kentinin kurtarılmasını sağlayabilir. En azından evinin bahçesinde mozaikleri koruyan lahitleri bulunduran Hatun Dilci kadar’da yetkililer sorumluluk duymalıdır. 1960 yılında ev temeli kazarken açığa çıkan mozaikler de Anavarza kızı görülüyor ama giderek tahrip olan hali ile daha ne kadar görünür durur onu kestirmek zor. Misis Kralı ile Kozan Kralının oğlunun paylaşamadığı Anavarza Kralının kızının hikâyesini anlatan mozaikler doğa koşulları ile yıpranıyor.