“Eğer tavuklar uçabilselerdi,  gökten başımıza yumurta yağardı...“
 
 
PRAC     :  RICA Devletleri İstihbarat Genel Müdürü
UTO        :  RICA Devletleri Profesörü
NAV        :  RICA Devletleri Danışmanı
KOMA    :  RICA Devletleri Müfettişi
GIZ          :  RICA Devletleri İstihbarat şefi
TETIK     :  RICA Devletleri İstihbarat elemanı
ATEŞ     : “A99 Ülkesi“ İstihbarat Müfettişi
BURAK  : “A99 Ülkesi“ İstihbarat elemanı
ZAFER  :  “A99 Ülkesi“ İstihbarat elemanı
12 “A99 Ülkesi“  Askeri
“A99 Ülkesi“  Halkı
 
 
BİRİNCİ PERDE
 
PRAC :  Dünya nüfusunu aşağılara çekilmesi ve tüketim ürünlerinin ülkemize aktarılmasıyla ilgili bölgesel projelerimiz hangi aşamada?
UTO   :   Yüksek kurulumuz, “think-tank“ (1)  düşünce gruplarımızın öngörüleriyle bir yıl içerisinde  tam 44 toplantı yaparak üretilen 487 projeyi etkili buldu ve onayladı. Nano teknoloji (2) ile dünyanın dengesini değiştirme projemize A99 ülkesi ve çevresinden başladık. Bu projenin uygulanması içten dışa doğru gerçekleştirilecek!
PRAC :  Pekiyi bahsettiğiniz projelerin  testleri yapıldı mı?
UTO   :   “Maymunlar vasıtasıyla maymunları yok etme gibi projelerimiz” gündemde...
Evet ekserisi maymunlardan oluşan, hayvanlar üzerinde yaptığımız uygulamalardan ve OD ülkelerindeki yaptığımız çalışmalardan %90 olumlu sonuçlar aldık. Yani insanları insanlara kırdırma niyetindeyiz.
PRAC :  Pekiyi bunlar hangi aşamalarla uygulamaya konulacak?
UTO   :  İlk etapta projelerimiz içerisinde yer alan ülkelerdeki bazı insanların zihinleri bIzim aynalarımız olacak. Yani önce onları bizim gibi düşündüreceğiz. Sonra onları kullanarak yozlaştırma hareketlerini koyulaştıracağız. Çocukları farklılaştırmaya, kadınları yalnızlaştırmaya ve kimsesizleştirmeye iten televizyonlarda izlettirdiğimiz dizi filmlerle gerçekleştirdiğimiz kültür kuşatmalarımız devam ediyor!
Bildiğiniz gibi kişiliksiz ve beceriksiz yöneticilere ihtiyacımız var...  Bunların seçimle işbaşına  geçmeleri için elimizden gelen bütün imkanları kullanıyoruz. Stratejik konulardan uzak ve vatansever olmayan, hatta silahlı kuvvetler gibi bazı kurum veya kuruluşlara karşı geçmişten öfke duyan, onlarla çeşitli şekillerde çatışabilecek ya da hesaplaşabilecek kişilerin sırtlarını tapışlıyoruz. Bunların islamcı kisve altında dini siyasete alet etme gibi ustalıkları da var... Böylece onlar dinle bağdaşmayan tavırlarıyla saf müslüman halkın İslamdan tiksinmelerine de sebep oluyorlar.
Yani bunları desteklemekle biz bir taşla iki kuş vurmuş oluyoruz.
 
Bu behtemsiz düşmanlarımızın kusurları bize diğer ülkelerdeki projelerimiz için örnek olacak... Bu nedenle biz daima geri planda kalarak, projelerimizi ön plana geçireceğiz. Bay Koma bu yönde bütün uygulama ve denetleme işlerini sürdürecek ve bizi sürekli bilgilendirecek.
 
İKİNCİ PERDE
 
KOMA :  A99 ülkesinde bize faydalı olabilecek yönetici kim?
GIZ     :   Başbakan olmak ve partisini iktidara taşımak için Bay DR bildiğiniz gibi ülkemize kadar gelerek bizden destek istemişti. İlk andan itibaren destek verdiğimiz bu kişi aracılığıyla kendi ülkesinin stratejik ve demokratik kurumlarının haberi olmadan ikili bazı önemli  kararlar aldık. Elbette bizim kazanmamız için karşımızdakilerin mutlaka bazı şeyler kaybetmeleri gerekliydi. Ayrıca EUR topluluğu ulkelerinin baskı ve istekleriyle A99 Ülkesi sürekli bir değişime girdi. Stratejik kurumlar hesapsız özelleştiriliyor. Bu şekilde değişime devam ettiği sürece A99 denilen bir devlet kalmayacak. Ayrıca OD ülkelerinin bölünme ve parçalanmasıyla ilgili haritamızı devamlı olarak gündemde tutuyoruz.  Bu konuda tavizsiz çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
 
KOMA  : Durumlar nasıl?
GIZ      :  Kendi kendileriyle ilişki kuramayan, kendi ülkesinin insanlarıyla  ve kurumlarıyla kavgalı olan yöneticilere desteklerimiz artırılacak. Ülkeyi ayakta tutan sistemlerin çökertilmesi yönündeki kararlılığımız asla değişmeyecek. Bu durumdaki yöneticilere yaklaşımımız  “Onları önce uyutalım, sonra da unutalım...“ şeklinde.
 
KOMA :  Faaliyetlerinizin uygulama alanları merkezden dışa doğru mu, dışarıdan merkeze doğru mu sürdürülüyor?
GIZ :  Çalışmalarımızı kolaylaştırmak için müşterek menfaat alanımız olan  A99 ülkesini oniki bölgeye ayırdık. Petrol gibi yeraltı zenginliklerini ülkemize aktarmak  ve diğer projelerimizin uygulanması için her bir bölgede adamlarımız kendilerine verilen görevleri eksiksiz yerine getiriyorlar. Bahsettiğim bu ülkenin bazı hassas bölgelerinde araziler satın alarak bölge halklarının giremiyecekleri stratejik merkezler kurduk. Bu merkezlerde Bani ve Zani yanlısı teröristleri de teşkilatlandırdık. Zamanla aynı anda gerçekleştirilecek sarsıcı eylemlerle A99 yetkililerini masaya oturtup, ülkenin doğusunu içine alan Kuzey RAK bölgesine uzanan CURT devleti kurma konusunu karara bağlayacağımızı düşünüyoruz.
Hedefimizdeki ülkenin çevresindeki RAK22, RAN21 ve RIYE56 ülkelerindeki üstlerimizde bulunan ajanlarımız faaliyetlerimizi dışardan  destekliyorlar. Sorunuza cevap verirsek şimdilik faaliyetlerimiz dıştan merkeze doğru sürdürülüyor.  Bu durumu her an için değiştirebiliriz.
 
KOMA  :  Biliyorsun RAK22’yi işgal etmemizin bir çok sebebi var. Amacımız nükleer silah aramak değil! RAK22 halkını kendi kültürlerinden ve inançlarından koparmakla birlikte onları kendi vatanlarını savundukları ölçüde “terörist“ diye damgalayarak yoketmek.
Tarikat ve mezhep kavgaları içerisine iterek birbirlerini katlettirmek suretiyle bölge insanlarını kan kokusuyla sersemleştirmek istiyoruz. Kendi askerlerimizi de içine alan ölüm haberlerini durdurma niyetinde değiliz. Olayların, karışıklıkların, cinayetlerin artması sonuçta bize çeşitli faydalar sağlayacak! Olumsuzluklardan olumlu sonuçlar elde etme gayreti içerisindeyiz...
GIZ       :  Bunlar A99 Ülkesinde dahi  kabul gördü. Televizyon ve gazeteler bizim ağırlığımızla “teröristlerle mücadele ettiğimizi“ devamlı haber olarak duyuruyorlar. Başbakan Bay DR’nin kendi kendine bizim yardımcımız olduğunu açıklaması ve A99 Ülkesi halkının da bunu kuzu kuzu kabullenmesi bize önemli adımlar attırdı.
KOMA :  RAK Ülkesinde büyük bir üs kurarak bunun devamında bu ülkenin yeraltı zenginliklerini ülkemize aktarma durumu söz konusu! Bu sebeple bu ülkede şu an  iki etkili kişiye  yönetme görevleri verdik!
GIZ       :  Bani ve Zani...
KOMA :  Evet!... Her ikisi de aptal... Ana projemiz bölgede onlara bir CURT devleti kurdurtmak !  Bir müddet sonra her ikisini de yok edebilecek iki isim daha bulacağız... Böylece geride her hangi bir iz veya engel bırakmadan geleceğe dönük projelerimizin önünü iyice açmış olacağız! Bu konular Bay UTO’nun bilgisi dahilinde ele alınacak!
GIZ :  Bu şekilde A99 ülkesi için bazı uygulamalar da başlayacak...
 
KOMA :  İçte  nasıl bir yol takip ediyorsunuz?
GIZ       :  Daha once de bahsettiğim gibi ziraatçılık yapma amacıyla satın aldığımız arazilerde, stratejik merkezler oluşturmaya başladık. Bu arada ilaçlama yapmadan ürettiğimiz domates ve elma gibi ürünleri de gemilerle ülkemize gönderiyoruz.
Dostluk ilişkileri altında bazı örgütlerle de ilişkilerimiz devam ediyor.
 
KOMA : Size bazı uyarılar yapmıştık?
GIZ       : Son uyarılarınıza harfiyen uyulmaktadır.  Bizi oldukça rahatlatan hırs sahibi, parayı ve gösterişi seven, makamdan başka bir şey düşünmeyen, aşağılık kompleksine düşmüş yöneticiler ve medya mensupları  işlerimizi kolaylaştırmaktadır. Halkın birbirlerinden farklı görüşlere, ya da umursamazlıklara düşürülmesi için gerekli ön çalışmalar da yapılmaktadır.
 
KOMA :  Kamuoyunun şekillenmesine çalışıyor musunuz?
GIZ :  Maddi desteklerde bulunduğumuz bazı gazetelerdeki köşe yazarları ve bir kısım medya vasıtasıyla kamuoyunu değişik konularla meşgul ediyoruz. Siyasi istikrarın bozulması için zamanlamasını da ayarlayarak bazı milletvekillerinin PV metoduyla partilerinden istifa etmelerini sağlıyoruz.
 
KOMA :  İnsanları kapasitelerinin ve bağlılıklarının dışında tutulmaları ya da oyalanmaları, A99 halkı için inanç ve töreleri açısından oldukça zor olmalı?
GIZ      : Toplumun dertleri başkalaştı... Kendi sorunlarıyla ilgilenen yok gibi...  Halk lükse ve ünlülerle ilgili haberlere bayılıyor. Moda ve eğlence haberleri insanları farklı alanlara taşıyabiliyor. Sadece 2006 yılında inci ve kıymetli taş ithalatı 4,4 milyar doları buldu. Bu faaliyetlere bizim görevlendirdiğimiz GİLİZ Firması çeşitli şekillerde destek oluyor. Borsa’da işlem gören hisse senetlerinin %71,5’i yabancıların elinde. 2002’de bu piyasada bin doları olan bugün üç bin beş yüz seksen altı dolara sahip oldu. A99 Ülkesinin halkı da
fakirlikten ya cinnet geçiriyor ya da intihar ediyor.  
Bu konular diğer planlarımızın uygulanmasına da oldukça etkili oluyor. Bazı kişileri çeviremiyecekleri dümenlerin başına geçirerek önce onları zor duruma düşürüyoruz. Sonra yardım bahanesiyle onlardan çeşitli tavizler koparıyoruz. Aptallar ne yazık ki sonunda kendileri için CS metodunun uygulanacağını bilemiyorlar. Kendi ülkelerine ihanet edenlerin bize faydalı olacaklarını da düşünmüyoruz.
KOMA :  Olaylara halkın bakışı nasıl? Devletin otoritesi ve kanunlar nasıl yorumlanıyor?
GIZ     : Emniyet güçlerini halkın gözünde küçük düşürecek olaylar oldukça arttı... Suçluların takibi oldukça zorlaştı. Kapkaçcılık ve terörle gerek  emniyet güçleri gerekse halk çaresiz ve yorgun duruma düşürüldü. Dolaylı girişimlerimizle etkisizleştirilen kanunlarla, suçlular cezasız kalabiliyorlar. Batı baskılarının tümüne  boyun eğen yöneticiler de, olaylar ve gelişmeler karşısında şaşkın duruma düşürüldü.
 
KOMA :  Halkın inançlarının ve milli heyecanlarının seviyesinde geçmişe göre bir farklılaşma veya değişim söz konusu mu?
GIZ       :  Bu konuda size bilgiyi konunun uzmanı Bay TETIK verebilir. (Yüksek sesle) Bay TETIK!...
(Bir kapı açılır içeriye uzun boylu, siyah takım elbiseli ve siyah gözlüklü TETIK girer)
TETIK   : (GIZ’in önünde sağ ayağını sol ayağına çarparak hazırol vaziyetinde selam vererek durur) Buyurun efendim?
GIZ        :  Bak!  Bay KOMA’nın senin ilgi alanınla ilgili bir sorusu var...
TETIK   : ( Bu kez KOMA’ya dönerek sağ ayağını sol ayağına çarparak hazırol vaziyetinde selam verir) Emredin efendim?
KOMA  : Üzerinde görev yaptğınız A99 Ülkesinde Halkın inançlarının ve milli heyecanlarının seviyesinde geçmişe göre bir farklılaşma veya değişim söz konusu mu?
TETIK   : Merkezi devlet otoritesinin ortadan kaldırılması yönündeki çalışmalarımız sürüyor. İnsanların birbirlerine katlanmaları konusu gittikçe hayatlarından kalkıyor. Gençler gelecek kaygılarıyla sürekli çatışma ortamlarına sürükleniyorlar.
Halk uyuşmuş vaziyette. Dinle veya din kurallarıyla  ilgisi olmayanlar kendilerini dindar göstererek siyasi ve ticari kazanç elde etmeye çalışıyorlar. İçlerindeki katilleri uyandırmadan desteklediğimiz bu menfaat  gruplarının çıkar ve aldatmalarıyla karşı karşıya kalan halk dinden ve dindarlardan uzaklaşıyor. Misyonerlerimizin oluşturduğu cazibe merkezlerine de çekilen halk istediğimiz şekilde yönlendiriliyorlar. Bizim tarafımızdan kontrol altına alınan olayları, yöneticilerin kavrayamayacağı yöntemlerle sürekli hale getirmeye çalışıyoruz.
KOMA   :  Cahil kalan bir toplumun gücü eğitim görmüşlerden veya aydınların etkisinden bize daha fazla faydalı olabileceği unutulmamalı... Sizin ilk projeyi teslim ettiğiniz  kişilere ya TT planını uygulayacaksınız, ya da 001’le etkisiz hale getireceksiniz.
Verdiğiniz bilgiler kayda alındı. Gidebilirsiniz.
TETIK    :  (Giz’e dönerek ) EmirlerinizI bekliyorum.
(Geldiği yerden çıkar)
 
KOMA   :  İçinde yaşadığınız ülkeyi özünden sarsacak  psikolojik sarsıntılar, elektronik saptırma cihazlarıyla şifre ve kodları sizde de bulunan uçakların düşürülmesi, görünmez sistem içerisinde mağma uzantılı  üç ayaklı deprem oluşturan nükleer ışın bombaları, manyetik çekirdekler ve cinayet metodlarının uygulama safhasında olduğu, üçüncü kişiler tarafından kesinlikle anlaşılmamalı. Gerekirse bazı olaylar kaza görüntüsü şeklinde ya da tesadüflerden ibaret gibi ön plana çıkarılıp medyanın desteğiyle farklı yönlere çekilmelidir.
GIZ        :  Uyarılarınız anlaşılmıştır efendim!
(Gittikçe yükselen seslerle ve gürültülerle perde kapanır)
 
 
ÜÇÜNCÜ PERDE
 
 
ATEŞ     : (BURAK’a hitaben)  Onların bütün konuşmalarını dinliyoruz. Maalesef mevcut iktidar onlarla işbirliği içerisinde. Silahlı kuvvetlerimiz birkaç kez uyardı. Bu uyarıları göz önünde bulundurma yerine Başbakan DR ve yandaşları kendilerini uyaran kurumlarımıza karşı mücadeleyi yeğlediler.  Şu an adeta kontrollerini de kaybetmiş durumdalar.
BURAK  : Gelecek aylarda bunların ülkemiz gündeminden düşme durumu söz konusu. Bu sebeple seçim günü yaklaştıkça gerginleşiyorlar ve çok vahim hatalar yapıyorlar.
PRAC ve ülkesinin takip ettiği bölgemiz ülkelerini parçalama planlarına “eşgüdüm başkanlığı” yaptığını söyleyecek kadar gaflet ve delalet içerisinde bulunan Başbakan DR ve arkadaşlarının yürüttüğü politikaların hemen hemen hepsi  anayasal suç niteliğinde! Yani dokunulmazlık zırhı altında tekrar meclise girebilmek için akıl almaz planlara başvuruyorlar.
BURAK  : PRAC,  ülkesinin eşcinsel bombası yapımı için 7,5 milyon dolar ayırdığını biliyor. Bununla düşman askerlerini savaşmaya değil eşcinselliğe sevk edeceklerini yaptığı bütün toplantılarda açıklamaktadır. İnsanlık suçu işlemekten çekinmeyen bu tehlikeli güce ne yazık ki karşı çıkacak başka bir güç şu an bulunmamaktadır.
ATEŞ      :  Tabii bunları ve bunları destekleyenleri de biz adım adım takip ediyoruz. Medeniyetler arası ittifak ve dinler arası diyalog gibi ihaneti körükleyici düşünceler halkımız tarafından tepkiyle karşılanıyor.
BURAK   : PRAC ve ülkesinin hazırlattığı harita açık bir şekilde her şeyi anlatıyor. Onların ülkemizi parçalama planlarına asla izin vermeyeceğiz. Piyonlar da, onlar da halkın yaptığı mitinglerle ve silahlı kuvvetlerimizin kararlılığıyla bunu çok iyi biliyorlar. DR ve yandaşlarının silahlı kuvvetlerimize karşı tavırları tabana da etki yaptı. PRAC ve ülkesinin de asıl amacı buydu.
Kapanan ve kapanmayan diye hanımları da ikiye böldüler...
ATEŞ      :  Aldığımız bilgilere göre PRAC son günlerde teröristlerin eğitimlerini tamamladıklarını ve ülkemizde şaşırtıcı eylemler yapacaklarını ifade ediyor. Yani adamlar onları hem eğitiyor, hem silahlandırıyor, hem de teröristler için  planlar hazırlayarak eylem yaptırıyorlar. Sonra bu halleriyle bizim yanımızdaymış gibi gözükerek, bize utanmadan yardım edeceklerini söylüyorlar. Başbakan DR de bunların aldığı kararlara uyuyor. Pekiyi sonuç ne?
BURAK  : Başşehrimizin en işlek caddesini kan gölü haline getiriyorlar. Her gün askerlerimiz şehit ediliyor. (Ney sesi duyulur)
ATEŞ     :  Tabii sadece bunlarda değil... Senin ve benim bildiğimiz gibi yaptıkları maddi desteklerle medya kimin hesabına çalışıyor?
Ülkemizde sivil giyimli ajanlar at koşturuyorlar. Başbakan DR ve çevresi de bu ajanlarla adeta işbirliği içerisinde!
BURAK  : Kendilerini satın alan dış güçlerin...  yani onların hesabına...
ATEŞ     :   Ülkemiz hesabına değil tabii... Başbakan DR ve arkadaşları, haberleşme kurumlarımızı, limanlarımızı, yer altı zenginliklerimizi birer birer dış güçlerin kontrolüne vermek için canla başla çalışıyorlar. Yani medyanın önemli bir kesimi de onların emrinde.  (Masanın üzerinde bulunan bir mektup dikkatini çeker. Zarfı açar ve  sessizce okur... Sessizlik...) Öyle zaman gelir ki başkalarının göremediklerini biz fark ederiz. Bizim fark ettiklerimizi de onlar bilemezler! Yani ihanet kaynaklarının tarafımızca bilinmesi, tehlikelerin bertaraf edilmesini kolaylaştıracaktır. Düşünebiliyor musun ülkemizde DR’nin yandaşları veya kendisine bağlı belediyeler tarafından Bizans’taki adlar kullanarak  çeşitli etkinlikler yapıyorlar? Televizyonlarda veya gazetelerde Türkçe olmayan sözcüklerin kullanılması adeta normal karşılanır hale geldi.
BURAK  : Ülkemiz genelinde gerçekleştirilen özelleştirmeler, satışlar ve ihalelerle ilgili bize çok sayıda yolsuzluk dosyaları ulaştırıldı.
ATEŞ     :   Bunları bir tüccar gibi bizzat DR’nin yürüttüğünü biliyoruz. Dönen dolapları, alınan ve verilen bedelleri, perde arkasında yürütülen senaryoları zamanla teşhir etme imkanımız olacak!
BURAK  : Bir gazete hedef gösterdi Danıştay Kurumumuzda hakimlerimiz şehit edildi. Başka bir gazete  : "Erlerimiz savaşıyor, subaylarımız nerede?"  başlığını attı. Ertesi gün terör örgütü subaylarımızı şehit etti. Yani gazeteler hedef gösteriyor, teröristler cinayet işliyorlar. DR ve yandaşları bu tür suçlar karşısında sessiz kaldıkları gibi, adeta suçluları himaye ettiklerini de çeşitli şekillerde vurguluyorlar.
ATEŞ    :   Hukukta bir kural var : “Ağır ihmal kasıttır.” Yani bunlarla  “ağır bir ihmalin varlığı” ortaya çıkıyor. Suçların veya suç kaynaklarının takipsiz bırakılması da vahim olayların artmasına sebep oluyor. Bunun tek sorumlusu DR’dir.
(Telefonun zili çalar) Buyurun... Teşekkür ederim verdiğiniz bilgiler için. Zafer Bey’in gelmesini de merakla bekliyorum.
(ZAFER içeriye girer)
ZAFER  :  KOMA  ve arkadaşlarının bütün oyunları bozuldu. İfadeleri alınarak tutuklandılar. Bunları ülkelerinden yönlendiren kişilerin de PRAC ve UTO isimli gizli servis yöneticileri olduğu belirlendi. Koma ve arkadaşları kendi ülkeleri hesabına teröristlere yardım ettiklerini ve onları silahlandırdıklarını  da itiraf ettiler. DR ve yandaşlarıyla işbirliği yaptıkları da belgelerle açığa çıktı.
(Marş ve ulusal müzik eşliğinde önce bayraklarla A99 ülkesi halkı sonra da askerler bir kapıdan girip diğer kapıdan çıkarlar. Perde kapanır.)
 
Paris, 05.07.2007
  
“think-tank“     (1)  : “Düşünce fabrikası” veya “düşünce küpü”
Nano teknoloji (2)  : Yunancadan ve Latinceden alınmış bir sözcüktür ve anlamı cüce demektir. Maddelere, milimetrenin milyonda biri büyüklüğündeki yapılara inerek yeni sentez özellikleri kazandıran nanoteknoloji, yakın gelecekte tüm dünyanın sanayi kollarına ve insan hayatının yapılanması ve şekillenmesine yön verecek. Nano Teknoloji, Atom ve molekül ölçeğinde özel yöntem ve tekniklerle yapıların, materyallerin ve araçların inşa edilmesini; bu ölçekte ölçme, tahmin etme, izleme ve yapım faaliyetlerinde bulunmayı ve bu ölçeğin bazı temel özelliklerinden yararlanma kabiliyetini ifade eder.